Yunus Bektaşoğlu’ndan Güçlü Bir Distopya: “Eradikasyon”

Yunus Bektaşoğlu’nun labirentlerle dolu ilk romanı “Eradikasyon”, Yitik Ülke Yayınları’nca yayımlandı.

Şaşırtıcı bir dile ve kurguya sahip olan Eradikasyon, edebiyat okuruna yeni bir okuma önerisini müjdeliyor. Bu ilk romanında Bektaşoğlu, dilin ve anlatımın sınırlarını zorlayan bir esere imza atıyor. İç metinlerle bezeli eserin distopik yapısı, zorlu bir yolculuğa davet niteliğinde. Kitabın arka kapak yazısında okura şöyle sesleniliyor: “Bir gece kapına gelecekler ve ellerinde tuttuklarını sana uzatacaklar, ‘Bu senin suçun.’ Hakkın varmış gibi korkacaksın. Bir anlamın varmış gibi titreyeceksin ve kurabildiğin tek cümleyle olabildiğin tek şey olan reddedilmişliğinle itiraz edeceksin, ‘O bir suç değil, ceset.’ İşte o zaman sabırsızlıkla bekledikleri an gelmiş olacak ve seni kelepçeleyecekler. Sonra da haykıracaklar yüzüne ve bu hakaret senin özün olacak, ‘O zaman neden ölmedin şimdiye kadar?’ Orada duran şey elbette bir ceset değil, o senin geleceğin. Ve sana ne olduğunu unutturmamak için ellerinden geleni yapacaklar. Anlamadın mı hâlâ insan? Bu kadar mı aciz, bu kadar mı güçsüzsün? O zaman sana hepsinin özünü anlatayım: gün gelecek seni yaşadığın için suçlayacaklar.” Eradikasyon, hayatın ezici üstünlüğüne ve yok ediciliğine edebiyatla, sözcüklerle direnmek, cevap vermek isteyen herkes için aykırı bir metin. Meraklı okuru cezbedecek güçte başarılı bir eser.

Eradikasyon, Yunus Bektaşoğlu, Roman, Yitik Ülke Yayınları, Kasım 2017, 196 sf.,

What's your reaction?

tr_TRTurkish