Ceylan Ertem’den “Yine de Amin”

2006 yılında Anima’nın “Animasal” albümü geçmişti elime ve bir süre sonra defalarca dinlediğim şarkılar haline gelmişti her biri. Birçok nedeni olabilir, bir şekilde beni yakalayan bir yanı olmuştu bu müziğin. Olan olmuş ve o zamandan bu yana Ceylan Ertem’i takip eder olmuştum.

Neydi işin içinde bana bu kadar çekici gelen?

Solo kariyerine adım attığı andan itibaren yerinde saymayan, müziğe hayli kafa yoran bir anlayışın hissedilmesi olabilir.

Bir dönem Sezen Aksu şarkılarını da yorumladığı gecelerden birinde bu işin farklı boyutlara tırmanacağını hissetmiştim ki öyle de oldu. “Soluk” ve “Ütopyalar Güzeldir” albümleri kendi karakteristik unsurlarının tüm detaylarını taşırken aynı temeller üzerine kurulu özel dinleyici kitlesinin oluşmasına da sebep oluyordu. Bulunduğu dönemin ruhunu fısıldarken kişisel imzasını da atıyordu şarkılarının temas ettiği her yere, diğer taraftan da genel müzik piyasasının içine damla damla ve sabırla izlerini bırakmaktaydı.

İşin yetenek kısmında da biriktirilmiş bir yekûn fark ediliyordu. “Amansız Gücenik” ile yarattığı mıknatıs etkisi daha da artıyor bir nevi sihirli çember birkaç seviye daha genişliyordu. Ardından da “YUH!” geliyordu.

Güzeli aramanın birçok biçimi var şarkılarında. Bunları sahneden aktarırken de yine kendine özgü hipnotik bir atmosfer oluşturabiliyor. Daha ne olsun derseniz, üretim derim ve ardından da ne olursa olsun bildiğin, hissettiğin yoldan sapmamakla ilgili birçok cümle sarf edebilirim. Biraz da başına buyrukluk, kim bilir? En önemlisi de dünyaya bakışı birbirine yakın kişilerden kurulu bir ekip. Leb demeden leblebi misali, hep birlikte aramak ideal olana yakını.

Bir de şu var ki, Ceylan Ertem şarkılarının bendeki hissi şuna benzer. Yıllardır karşılamamış iki dostun bir araya geldiğinde iki satırın belini kırdıkları konu başlıkları ve bazı şifreler geçmişten gelen.

Yeni albüm “Yine de Amin” geçen bu süreçte Ceylan Ertem’in müziğinin geldiği son noktayı algılamak bakımından iyi bir örnek.

Volkan Öktem, Alp Ersönmez, Adem Gülşen ve İstanbul Strings’in de aralarında bulunduğu yirmi beş kişilik bir kadroyla canlı olarak kaydedilmiş Yine de Amin. Albümün aranjesinde de birbirinden önemli isimler görüyoruz. Cenk Erdoğan, Can Güngör, Cihan Mürtezaoğlu, Steven Kamperman ve Tunç Çakır çalışmaya emek ve tecrübelerini katanlardan.

“Amansız Gücenik”de olduğu gibi bu albümde de bir Yıldız Tilbe şarkısı bulunuyor. “Hiçbir Şeyimsin” albümün oldukça ilgi çekecek parçalarından. Diğer taraftan Sıla imzalı iki parça da çalışmada kendine yer buluyor ki bunlar “Esmer” ve “Kovdum”. Tahmin edilebileceği gibi duygu yoğunluğu bakımından hayli derin işçiliklere sahip şarkılar.

Albümün açılış parçası “Efsunlu Dünya” Ceylan Ertem ve Cenk Erdoğan’ın ortak imzasını taşıyor. “Nilüfer” albümde öne çıkan bir başka şarkı. “Aklını al önüne ve konuş kendi kendinle en azından bunu kısıtlayabilecek kimse yok” derken buluyorum kendimi. “Beni Öyle Bilme” bittiğinde “yaşam nasıl geçiyorsa geçsin küsmek ne diye” cümlesi zihnimde dönüp duruyor.

“İnadına” başlıyor ardından. Yetmişlerin disko ışıklarıyla atılan adımlar, kendin olmakla ilgili detayları masaya yatırıyor âdeta. “Sevmek Gerekli” yakayı paçayı kaptırılabilecek bir parça. İlerde üzerine konuşulacaklar arasında satırbaşına yazıyorum kendisini. Bir de “Korsan” var ki dinlerken ufak bir yolculuğa hazırlanmakta fayda var. Ardından başrollerde flamenko ve aşk üzerine saptamalarla örülmüş “İzin”, belki de oyuna davet eğer izin verirsen. “Bırak Kendini” benim için albümün kesin favorisi. Dinledikçe başına takılacak birkaç yıldızı daha hak ediyor.

“Yine de Amin”, şartlar nasıl olursa olsun hayata olumlu bakışlar atabilmeyi, umut etmeyi sürdürebilmeyi ön plana çıkarırken günümüze hakim atmosfere ilişkin saptamaları da es geçmiyor. Acılar, tereddütler ve hissedilen yalnızlıklar süregelirken bir taraftan da tüm bunların üzerine sessiz kalmadan ve cesaretle yürüyebilmeyi işaret ediyor.

Alternatif müzik ya da nasıl sınıflandırırsanız işin içinde bir Ceylan Ertem rengi hissetmek ağızda tatlı bir lezzet birakıyor.

Dinledikçe bir bağ oluşuyor aranızda, bir yandan da hayli düşündürüyor “Yine de Amin”

What's your reaction?

tr_TRTurkish