PJ Harvey, İçsel Dünyalarımızın Dermanıdır O
Onu içsel dünyamın kraliçesi olarak tanımladığımdan beri uzun zaman geçti. Şarkılardan ve sözlerden başka ve hayal gücünden öte.
Farklı bir şeydi O, Polly Jean Harvey.
Doksanların ilk yarısında ‘Dry’ albümüyle çıkıyor ‘Rid of Me’ ve ‘To Bring Me To Love’ ile deneysellik ve yenilikçiliğini hayran olunası bir seviyeye taşıyordu.
Bazı şarkılar vardır ki müzikal yapısının yanı sıra çok daha fazla anlamlar taşır. Nick Cave gibi bir isimle ortaya koydukları bir doksanlar efsanesi olan ‘Henry Lee’ tam da böyle şarkılardan biri oluyor ve çok fazla yere uzanıyordu.
1998’de ‘Is This Desire?’ yayımlanıyordu ki peşinden uçuruma gönüllü atlıyorduk. Tekrar modundan çıkmıyordu cd’nin akıbeti. 2000 yılında bu sefer ‘Stories from the City, Stories from the Sea’. Thom Yorke ile yapılan düet ‘This Mess We’re In’ oradan buraya savruluyordu. 2004’de ‘Uh Huh Her’in bütün sadeliğiyle kendinden başka bir parçayı daha paylaşıyordu. 2007 yılında ‘White Chalk’ ve 2011’de savaşların etkilerini ‘Let England Shake’ ile yüzümüze vuruyordu.
Farklı bir şeydi bu, Polly Jean Harvey.
Yeni albüm ‘The Hope Six Demolition Project’ geçtiğimiz günlerde yayımlanıyor ve meraklı kulaklara kendine yeniden esir olmayı vaad ediyordu. Biz de dünden razıydık bu esarete.
Albümde Birleşik Devletlerin toplumsal nizam ve kentsel gelişim programlarını gündeme alarak şöyle bir sarsmaya niyetli gibi görünüyor. ‘The Ministry of Defence’, ‘Chain of Keys’, ‘Near the Memorials to Vietnam and Lincoln’ hepsi iyi ve PJ Harvey farkının nerede olduğunu duvarlara resmeden parçalar. ‘The Wheel’de Kosova’ya yaptığı yolculuk varken ‘The Ministry of Social Affairs’ ile blues oklarını sosyal korkular üzerine inşaa edilen bakanlıklara çeviriyor adeta.
Bir sesi duymak, o müthiş kadınların Janis Joplin, Marianne Faithfull, Patti Smith ve nicelerinin tonlarından geçip gelmek. Belki de oralardan geçiyor ve oturuyordu en ruhani anlarımızın baş köşesine, doksanlardan günümüze.
Her nasılsa başından beri bu kadına aşık olduk hem de hiç birşeyi gizleyemeden. Takip etmeden yapamazdık yazdıklarını, söylediklerini.
Farklı bir şeydi ya Polly Jean Harvey.
Biliyorduk belki de derdine derman olacağını içsel dünyalarımızın.