Yaşamlarımızın Arka Fonuna Kalıplara Sığmayan Sahneler: knee “PLASTIC PROPAGANDA” (Tamar Records)
Boğaç Gökmen
Rock müziğe kendi özgün lezzetlerini katan ve elektronik müzik ile aynı kazanda karıştırıp servis eden müzisyenlerden ilham alıyor Onur Erdem Ünal, namıdiğer knee. Son günlerde kulak verdiğimiz yeni albümü “Plastic Propaganda”da, kalıplara sığmayan bu felsefe üzerine inşa edilmiş müzikal eylemlerini takip etme fırsatı yakalıyoruz.
Çeşitli köklere temas eden özenli müzikal yapının günlük hayattan yansıyan tecrübelerle bir araya gelerek dinleyiciyle buluştuğu on bir şarkılık “Plastic Propaganda”, bu haliyle yaşamlarımızın arka fonuna yerleşecek bir film müziği etkisine sahip.
Doğaçlama sahneler, iniş çıkışlar, ön görü dışı gelişmeler, deneysel sürpriz vurgular yani yaşamda karşılaşılması olası alıntılarla zaman zaman da sıra dışı bir dinleme deneyimi sunuyor “Plastic Propaganda”. Gerilim dozu yüksek elektronik sekanslardan, alternatif rock kıvamında anlara ve ansızın bir girdabın derinlerine çeken beklenmedik tınılardan bir zemine kuruluyor.
Kendi lisanını ortaya koymakla birlikte, dinleyiciyi bu katmanlarla bezeli karakteristik yapının gizemine de davet eden knee besteci, yorumcu, şarkı sözü yazarı olarak karşımıza çıkarken, miks ve mastering işlemlerini de kendi üstleniyor. Tamamen kendine özgü bu ifade biçiminin mutfağa kadarki bölümünden, pişirme usulüne oradan da sunum tarzına kadar tüm trafiği yönetiyor.
Yan yollara sapmaktan keyif alan, yolculuk sırasında farklı manzaraların seyrine dalıp onların peşine takılan bir bütünü yaşatıyor “Plastic Propaganda”. Etkilendiği müzikal felsefe üzerine kafa yorarken dinleyiciyi de bu mesaiye ortak eden knee, gelecek eylemlerini merakla beklememizi de sağlıyor.