Vizyonda Bu Hafta: 2’si Yerli 8 Film
Vizyonda bu hafta 2’si yerli 8 yeni film var. Haftanın dikkat çeken filmleri Yıldız Savaşları serisinin yedinci filmi olan Star Wars: Güç Uyanıyor ve Çağan Irmak’ın yönetmeliğini yaptığı Nadide Hayat.
Star Wars: Güç Uyanıyor
Yıldız Savaşları serisinin yedinci filmi olan Star Wars: Güç Uyanıyor’un yönetmen koltuğunda yakın dönem bilimkurgu-aksiyon sinemasının yükselen ismi J.J. Abrams oturuyor.
Penelope Cruz’un, başrollerini İspanyol sinemasının ünlü isimleri Luis Tosar ve Etxeandia’yla paylaştığı Ma Ma’nın yönetmen koltuğunda, “Kutup Çizgisi Aşıkları” ve “Sex and Lucia” filmlerinden adını duyuran Julio Medem oturuyor.
Bir ilkokulda öğretmenlik yapmakta olan Magda, meme kanserine yakalandığını öğrenir. Daha önce de yakalanıp iyileştiği hastalığın bu kez epeyce ilerlediği ortaya çıkar. Magda yaşadığı bu zor günlerde en yakınlarının neşesine güvenmektedir: Bunlar, 10 yaşındaki futbol delisi oğlu, bir türlü şarkı söyleyemeyen jinekoloğu ve karısını ve kızını bir kazada kaybeden ve Magda’nın hayatına aniden giriveren bir adam. Hayattan alabildiğince keyif almanın derdinde olan Magda, bunu yanındakilere de geçirmek ister. Kendisine 6 aylık ömür biçildiği gün hamile olduğunu öğrenir ve kaderini değiştirmeye karar verir.
Nadide Hayat
Yönetmenliğini Çağan Irmak’ın yaptığı Nadide Hayat’ın başrolünde Demet Akbağ, Yetkin Dikinciler, Ümit Erlim, Sadi Celil Cengiz, Sevil Akı yer alıyor.
Film, Çağan Irmak’ın 12. uzun metrajlı filmi olacak. Hayatının ikinci baharını yaşamak isteyen ve evlilik hayatını üniversite eğitimine tercih ederek 50 yaşına gelen Nadide’nin hikayesini izleyeceğiz. Eşini kaybettikten sonra gençlik hatalarını telafi etmek için kolları sıvayan Nadide, yalnız ve orta yaşlılar için öngörülen dikiş kursundan, koroya; gezilerden kabul günlerine hiçbir aktivitede aradığı mutluluğu bulamaz ta ki gazetede gördüğü bir haberle kendisini önce okul sıralarında, ardından mavi sulara kendini atar. Bir grup genç ve gizemli bir kaptan ile “yeni bir başlangıca” yelken açar!
Lolo
Paris’te İki Gün, New York’ta İki Gün ve Skylab ile tanıdığımız Fransız yönetmen ve oyuncu Julie Delpy, başrollerini Dany Boon, Vincent Lacoste ve Karın Viard ile paylaştığı romantik komedi Lolo ile beyazperdeye geri dönüyor.
Filmde Violette, 40 yaşında, hayatını moda sektörüne adamış başarılı bir kadındır. Uzun soluklu bir ilişkisi olamayan Violette, bir bilgisayar dahisi olan Jean Rene ile tanıştığında en sonunda aradığını bulur. Jean Rene farklı biri olmasına rağmen, ikilinin arasında inkar edilemez bir kimya oluşur. Ancak ilişkilerinin ciddiye binmesiyle Violette’in oğlu Lolo problem olur. Lolo, Jean-Rene’yi bir türlü sevemez ve annesine layık bulmadığı bu adamı uzaklaştırmak için gizli bir harekat başlatır.
Kahin’in Kızı
Yönetmenliğini Kenneth Kainz’ın yaptığı “Kahin’in Kızı”, fantastik bir dünyada yaşayan, annesi gibi baktığı kişilerin ruhlarını gören Dina’nın hikayesini beyazperdeye taşıyor.
Filmde doğaüstü güçlere sahip bir ailenin kızı olarak doğan Dina, annesinin yeteneğini almıştır. Dina tıpkı onun gibi insanlara baktığı an onların ruhunu görür ve içinden geçenleri tahmin edebilir. Ancak bir gün annesinin krallıkta yaşanan bir kaosa alet edilmek istenmesi ve annesinin buna karşı yeteneğini kullanmayı reddetmesi hapse atılmasına neden olur. Dina gerçekleri ortaya çıkarmak ve annesini kurtarmak için canını riske atacağı tehlikeli bir yolculuğa çıkar.
Mutlu Yıllar
Mutlu Yıllar’ın yönetmen koltuğunda Jessie Nelson oturuyor. Filmde Olivia Wilde, Amanda Seyfried, Marisa Tomei, Ed Helms, Alan Arkin, Anthony Mackie gibi oyunlar yer alıyor.
Mutlu Yıllar, 4 kuşaklık Cooper ailesinin yılbaşı öncesinde birlikte yedikleri yemek sırasında beklenmedik olayların olmasını konu alıyor. Charlotte Cooper’in tek bir noel dileği var. Ailesine kusursuz bir Noel hatırası yaşatmak. Ancak dört kuşaklık Cooper ailesinin bir çatı altında toplanması kusursuzdan başka her şeye benziyor çünkü çok fazla kar yağacak, yiyecekler havalanacak ve beklenmedik misafirler onlara katılacak. Ama önce, noel şansı Cooperların eve yolculuğunu etkileyecek.
Gassal
Korku, gerilim türündeki filmin senarist ve yönetmeni bu türdeki yapıtlarıyla tanınan Alper Kıvılcım. Filmin oyuncu kadrosunda ise Ayhan Eroğlu, Nilay Olcay, Hatice Yıldız ve Mustafa Çelik gibi isimler bulunuyor. Gassal, bir ölü yıkayıcının psikolojisini derinlemesine irdeliyor.
Gassal Abbas ücra bir köydeki evinde kendi başına yaşamaktadır. Evin en alt katını gasilhane olarak kullanan Abbas burada köyün erkek ölülerini yıkar ve kefenler. Şehir hayatından bıkan Akay’ın yolu Abbas’ın yaşadığı köyden geçer. Akay’ın ilk başta bir tek gece için misafir olacağını sanan Abbas durumun gidişatından huzursuz olur ama kendini bu gidişattan alamaz da. Annesinin kâbusu Abbas’ın peşini bırakmazken an ve an yaşanan gelişmeler her şeyin açıklığa kavuşmasını sağlayacaktır. Kim masum ya da kim daha kötü anlamanın tek yolu yüzleşmektir. Bu yüzleşme seyirciye korku ve gerilim dolu anlar yaşatacaktır.
Çılgın Dostlar 4: Korkak Kahraman
“Çılgın Dostlar”ın devamı niteliğindeki film, “Boog” adındaki, vahşi hayatla ilgisi olmayan bir boz ayının tabiatta yaşama mücadelesini anlatıyor.
Serinin dördüncü filminde bir boz ayı olan Boog, evcil hayvan gibi mutlu mutlu yaşarken, bir geyik olan Elliot ile tanışır. Elliot, Boog´u vahşi doğaya çıkmaya teşvik eder ve Boog zorla bu yeni hayatın içinde girer. Başlarda zorlanan ve alay konusu olan ayı Boog, yavaş yavaş doğal içgüdülerine ayak uydurmaya başlayacaktır.