Haftanın Kitaplığı – 6 Nisan 2020
Okuyacak çok kitap var seçmek zor diyorsanız yeni çıkan kitaplar arasından yaptığımız derlemeye bir göz atabilirsiniz.
ARKADAŞLARIM – EMMANUEL BOVE
Yalnızlık ne güzel ve ne hazin şey! Kendimiz seçtiğimizde nasıl da güzel! Bize yıllarca dayatıldığında nasıl da hazin! Bazı güçlü insanlar tek başınayken yalnızlık çekmez ama ben zayıf olduğumdan arkadaşım yokken yapayalnızım.
Savaş gazisi Victor Bâton, kendine bir arkadaş arıyor. Mütareke yıllarının fakir Paris’inde yalnız bir hayat çok zor. Bâton her gün köhne dairesinden eski püskü kıyafetleriyle çıkarak Paris’in yoksul mahallelerinde, aşevlerinde ve duman altı barlarında o insanı arıyor. Bazen yanılsa da umudunu yitirmiyor; insan sevgisiz ve yalnız yaşamaya mahkûm olabilir mi?
Emmanuel Bove’un 1924 tarihli ilk romanı Arkadaşlarım, Samuel Beckett ve André Gide gibi yazarlara ilham vermiş, artık tekrar hatırlanmayı hak eden bir modern klasik.
“Burjuvazinin öbür ucundaki Proust.”
Keith Botsford
UNUTMA DERSLERİ – NERMİN YILDIRIM
“Hayat dediğin neydi ki zaten; bitecek diye korktuğun kısıtlı vakti, bozuk para gibi harcama telaşı.”
Aşk acısıyla baş edemeyen Feribe, Mazi İmha Merkezi’ne başvurur. Bu tuhaf merkezde alacağı dersler yoluyla acı veren tatlı hatıralarını unutmayı hedeflemektedir. Peki Feribe yana yakıla geçmişiyle uğraşırken, bugünün payına ne düşecek? Bugün de vakti geldiğinde derslerin konusu olmak üzere sıraya mı girecek, yoksa Feribe’nin geçmişin oyunbaz gölgeleri arasında nefes almayı öğrenmesi mi gerekecek?
İnsanın sonu gelmez yalnızlığını modern dünyanın tuzakları üzerinden tarif eden Nermin Yıldırım, bitmiş bir aşkın fonunda, belleğin karanlık dehlizlerine daldırıyor muzip kalemini. Bir yandan neşeli diliyle gülümsetirken bir yandan da hayat karşısındaki çaresizliğimizi yüzümüze vurarak sarsıyor bizi.
NE REZALET – PAULİNA FLORES
Şilili genç yazar Paulina Flores “Ne Rezalet” öyküsüyle Roberto Bolaño Öykü Ödülü’ne değer görüldü. Öykülerini topladığı aynı adlı kitabı Ne Rezalet’te aile, dostluk ve ten ilişkilerinden sarsıcı kesitler sunuyor. Doksanların Şili’sinden sosyal medya çağına uzanan bu dokuz öykü travmatik anılar, beklenmedik utançlar ve kabullenilmiş mutluluklarla örülü. İşsizlik ve geçim sıkıntıları, sıradanlık bunalımları, anne baba kompleksleri, tavsayan arkadaşlıklar, ters giden yakınlaşmalar, kötü kahramanlar… Flores’in kalemiyle eziklik hissi insan olmaya dair köklerini bularak ihtişam kazanıyor.
“Paulina Flores karakterlerine kenardan eşlik ediyor, onları binbir açıdan mercek altına alıyor. Ama onları tüketmiyor, sınıflandırmalara sokmuyor, çünkü karakterlerinin ete kemiğe bürünmesini istiyor, buna ihtiyaç duyuyor. Ne Rezalet uyuşmazlıkların gelgitli ritmine hayat veren, yenik düşmekten çok yenilgileri paylaşma arzusunun önem kazandığı muhteşem bir kitap.”
– Alejandro Zambra –
HAYALPEREST ÖLÜNÜN ŞARKILARI – THOMAS LİGOTTİ
Çağdaş korku edebiyatının önde gelen imzalarından Thomas Ligotti’nin yapıtlarına geniş kapsamlı “korku” ya da “gerilim” türleri içinde yer vermektense, onun yazdıklarını “tekinsiz kurmaca” başlığı altında nitelemek daha doğru olur. Ligotti’nin öyküleri, aşina olunmayan bir kente gidiş, akademik bir araştırma projesi, eski bir binanın yıkılması, bir tımarhane serüveni gibi görece sıradan olaylarla başlıyor. Ne var ki, bütün bu sıradan görünüşün altında gerçeğin yavaş yavaş saptırılması hatta sapkınlaştırılması, akıl sınırlarının aşılması, hatta yaşam ile ölüm arasındaki çizginin silikleşmesi kendini gösteriyor.
Bu ilgi çekici ve ürpertici öykülerin bir özelliği de açık sonla bitmeleri ve okurların hayal gücünü tetiklemesidir. Dahası kitaptaki her bölümün sonunda, yazar kendi türünün yazım yöntemlerine ilişkin görüşlerini de açıklıyor.
“Hayalperest Ölünün Şarkıları’nı, kitaplığınızda H.P. Love- craft ve Edgar Allan Poe kitaplarının tam ortasına, yani ait olduğu yere yerleştirin.”
– The Washington Post –
BALKÖPÜĞÜ İLE TATLI BİR SÜRPRİZ – CEYDA DÜVENCİ
Balköpüğü’nü tatlı bir sürpriz bekliyor. Acaba hediye kutusundan çıkan bu tatlı sürprizle Balköpüğü bu kez nasıl bir sihirli yolculuğa çıkacak? Ceyda Düvenci, Serebral Palsi’li kızı Melisa ve onun gibi farkıyla mucize olan kahraman çocuklar için kaleme aldı.