Haftanın Kitaplığı – 6 Aralık 2021
Okuyacak çok kitap var seçmek zor diyorsanız yeni çıkan kitaplar arasından yaptığımız derlemeye göz atabilirsiniz
ÇOĞU ZARAR AZI KARAR / DÜNYAYI KÜÇÜLMEK KURTARACAK
Toplumların esenliği ve gelişmişliği çoğu iktisatçı ve siyasetçi tarafından “büyüme” kavramıyla açıklanıyor. Farklı siyasi ve iktisadi görüşlerin “büyüme” konusunda anlaştığını görüyoruz. Günümüzdeki hızlı yoksullaşma, artan eşitsizlikler ve toplumsal-ekolojik felaketler de egemen söyleme göre büyüme eksikliğinin ya da azgelişmişliğin sonuçlarıdır: “Büyümeyen, yerinde sayan, ölür”. Elinizdeki kitap ise bu sorunların nedeninin tam da büyüme olduğunu, büyümenin aşırı masraflı, ekolojik açıdan sürdürülemez ve özünde adaletsiz bir hal aldığını, “büyüme”yi temel alan mitik inançların terk edilmesi gerektiğini savunuyor.
Bunun için büyüme tahayyülünü ayakta tutan ve ekonomiyi bilim olmaktan çıkaran terimlerle düşünmekten vazgeçmek gerekiyor. Kullanımdaki iktisadi dil, ifade edilmesi gerekeni ifade etmekte yetersiz kaldığı içindir ki yeni bir söz dağarcığına ihtiyacımız var. Bir grup aktivist ve entelektüelin ilk olarak Fransa’da başlattığı ve ardından tüm dünyaya yayılan küçülme hareketi, toplumsal bir hedef olarak ekonomik büyümenin terk edilmesi çağrısında bulunuyor. “Küçülme” kavramı, daha az doğal kaynak tüketen ve tamamen farklı ilkeler çerçevesinde örgütlenen toplumlara giden yolu temsil ediyor. Sadelik, şenliklilik, otonomi, bakım, müşterekler gibi kelimeler de küçülme toplumlarının neye benzeyebileceği konusuna ışık tutuyor.
ON BİN KAPI – ALIX E. HARROW
Hugo, Nebula, Locus, Dünya Fantazi ödülleri adayı Yedi yaşındayken, January bir Kapı keşfetti. Bambaşka bir dünyaya açılan bir Kapı. January Scaller, kendini bildi bileli büyük bir malikânede, Cornelius Locke isimli zengin bir koleksiyonerin vesayeti altında yaşıyordu. Pahalı giysileri, hizmetçileri, görünüşte ayrıcalıklı bir hayatı vardı. Ancak January kendini hiç de evinde hissetmiyordu. Cornelius Locke için sanat eseri avcılığı yapan babası eve nadiren uğrar olmuştu. Hayatını katı kurallara uyarak yaşamak zorundaydı. Ve koyu renkli derisi, Bay Locke’ın koleksiyonunun egzotik bir parçası olduğunu hissettiriyordu ona. On yedi yaşındayken, January tuhaf bir kitap buldu. Akıl almaz hikâyeler anlatan bir kitap. Bulduğu On Bin Kapı isimli kitap, January için hem çok tanıdık hem de hayal ettiği her şeyin ötesindeki şeylerden bahsediyordu. Başka dünyaların kokularını taşıyan, gizemli Kapıları ve imkânsız bir aşk hikâyesini anlatan bu kitabı okudukça January’nin içinde bir şeyler filizleniyordu. Kendisi, ailesi ve dünyası hakkındaki gerçekleri keşfedeceği bir yolculuğa çıkacak olan January’yi büyük tehlikeler bekliyordu. “Büyümek ve büyürken sahip olduklarımızı korumaya çalışmak üzerine göz kamaştırıcı bir hikâye.” –Amal El-Mohtar “Cevaplara ulaşmak için sayfaları hızla çevirdim. Bu okuduğum en eşsiz kurgulardan biriydi.” –Tamora Pierce “Hayal gücüne, maceraya ve sevginin birçok farklı gücüne yazılmış bir aşk mektubu.” –Kirkus Reviews
ÇÖL VE TOHUMU – HORGE BARON BIZA
Jorge Baron Biza, nihayetinde Proust, Joyce gibi yazarlarla kıyaslanmıştır. Kült bir başyapıt.-Enrique Vila-Matas Müthiş bir roman. Alejandro Zambra “Yüz, ötekini kabul etmek içindir, kabul ettiğimiz her şey yüzdedir: Göz, kulak, ağız, hatta darbe yiyen yanak. Yüz dediğimiz şey, insanlar kendi aralarında birbirlerini iyice tanısınlar diyedir. Bu yüzden kutsaldır […] çünkü artık Öteki’dir o. İnsanlar yüzlerini sevginin beşiği yapmalıdırlar. Sevme iradesi varsa ancak o zaman hakiki bir yüz vardır; eğer sevmezsen komşunun yüzü bifteğe döner, korkunç bir hal alır… Herkes korkmayı unuttu. Eskiden, korktuk mu hepimizin yüzü değişirdi. Şimdi bakıyorum da tek korkak ben kalmışım. İnsan korktuğunda doğa değişir, yemeğin tadı değişir, hatta korkunun ta kendisi değişir.” Yüzüne eski kocası tarafından asit atılan Eligia isimli bir kadının hastaneye götürülüş sahnesiyle açılır Çöl ve Tohumu. Yanında, roman boyunca bize anlatıcı olarak eşlik edecek Mario da vardır. Tedavi süreci Eligia ile Mario’yu Milano’ya sürükler ve Eligia’nın hasarlı yüzü titizlikle yeniden inşa edilirken Mario da bakım görevinden artakalan zamanında şehrin sokaklarını, barlarını, gece kulüplerini, fahişelerini, kodamanlarını ve kendi hasarlı karakterinin karanlık taraflarını keşfe çıkar. Eligia tedaviye cevap verdikçe Mario fark eder ki çölleşen sadece Eligia’nın yüzü değildir, tıpkı iyileşmeye veya umuda ihtiyaç duyanın yine sadece Eligia olmaması gibi… Jorge Barón Biza’nın, ailesinin trajik hikâyesinden yola çıkarak kaleme aldığı ve Buenos Aires’teki yayıncıların reddetmesi üzerine, intiharından üç yıl önce, kendi çabalarıyla yayımladığı otobiyografik romanı Çöl ve Tohumu, Soykan Özyurt’un İspanyolca aslından çevirisiyle…
DALGA – GUILIO CAVALLI
Cesetler mi? O şeyler hakkında cevap verme yetkim yok. Benim için onlar artık ceset falan değiller: hoş kokulu uçucuları buharlaştıran mumlar, porselen buhurdanlıklarda kullanılan alüminyum kenarlı yuvarlak mumlar. Onlar artık bundan ibaret. Sakin bir balıkçı kasabası olan DF’nin yazgısı, yaşlı balıkçı Ventimiglia’nın denizde bir ceset bulmasıyla kâbusa evrilir. Daha ilk cesedin kimliği teşhis edilemeden kasabanın kıyılarına başka cesetler sürüklenir. Her açıdan birbirinin tıpatıp benzeri cesetlerin sayısı kısa sürede on binleri geçtiğinde hükümetten destek göremeyen DF, sorunu kendi yöntemleriyle çözmeye karar verir. Ve başlangıçta toplum sağlığının korunması amacıyla yürütülen eylem planı zamanla çığırından çıkar… Giulio Cavalli’nin kurduğu bu distopya, kriz anlarında tanık olunan insanlık durumlarına tedirgin edici benzerlikleriyle dikkat çekerken kışkırtıcı anlatımıyla insanı ve değerlerini sorgulatıyor.
HER ÇOCUK ZEKİDİR – DAVINA BELL / ALLISON CALPOYS
Zeki olmak sadece sorulara doğru cevaplar vermek değil, şekiller çizebilmek, “Merhaba! Nasılsın?” demek, denizkızı olmak ve hatta ejderhalara binebilmektir! Sevgi Şemsiyesi Altında ve Su Altında Süslü Kostüm Geçidi’nin yazarı Davina Bell, Her Çocuk Zekidir’de çocukların ne kadar özel ve zeki olduğunu anlatıyor.