Haftanın Kitaplığı – 4 Temmuz 2022
Okuyacak çok kitap var seçmek zor diyorsanız yeni çıkan kitaplar arasından yaptığımız derlemeye göz atabilirsiniz
ARAP KIZI CAMDAN BAKIYOR-TÜRKİYE’NİN “SİYAH”LARI – ÜMİT BAYAZOĞLU
Yazarlık hayatında daima gölgede kalana odaklanan Ümit Bayazoğlu’ndan tarihte kaldığı sanılan bir fenomene ezber bozan bir bakış. Bayazoğlu, üzerinde yaşadığımız toprakların “zenci”lerine odaklanıyor bu kez. Köle ticaretinden harem ağalarına, hadım ameliyatından ev içi hizmete koşulan “Arap kızı”na, edebiyatın siyahlarından folklordaki “zenci” imgesine uzanan yoğun, şaşırtıcı ve öğretici bir metin. Türkçenin “büyük” yazarlarının, hatta önemli bilim insanlarının meseleye bakışındaki çarpıklığı görünce hayret etmeden duramıyor insan. Oysa “Onlar” vardılar ve buradaydılar. Şimdi yeniden hatırlamaya başlayabiliriz.
ŞVAYK KARAKOLDA – YAROSLAV HAŞEK
Dünya edebiyatına binlerce mizahi kısa hikâye ve edebiyat tarihinin unutulmaz kahramanlarından biri olan Şvayk’ı armağan etmiş bir alaycı yergiler ustasıdır Yaroslav Haşek. Şvayk Karakolda da bu muzip yazarın, bu “sempatik serseri”nin o ince alaycılığıyla kaleme aldığı pek çok kısa hikâyesini bir araya getiriyor. Ünlü Çek yazarı Yaroslav Haşek’in hikâyelerinin hep bir mizah unsuru barındırmasının ve neredeyse hepsinin bizzat yazardan ve yazarın başından geçmiş şaşırtıcı ama gerçek olaylardan izler taşımasının yanı sıra, bir ortak özelliği daha vardır: Bu özellik, her bir hikâyenin daima gerek toplumsal gerekse politik bakımdan bir eleştiri, bir yergi içermesidir.
Haşek’in hicvetme konusunda âdeta birbiriyle yarışan eşsiz öykülerinden oluşan Şvayk Karakolda, Hasan Âli Ediz’in usta işi çevirisiyle Yordam Edebiyat’ta.
VAHŞİLER VE DUYGUSALLAR – JAVIER MARIAS
Edebiyatçılar ile futbol arasındaki ilişki yeni değil. Camus ve Nabokov delikanlılıklarında kaleciydiler. Öyle ki Camus insan ahlakına ilişkin bildiği her şeyi futboldan öğrendiğini söyler. Marías da futbola düşkünlüğünü asla inkâr etmeyen edebiyatçılardan. Hem de çocukken sol açık oynayan bir topçu. Futbol, çocuk Javier’in gözünde, kahramanların ve kötü adamların geçit töreni, hayatın temel değerlerini öğrenmesine yardım eden bir destandır. Yetişkin Javier’in gözünde ise bir mizaç, kişilik, fedakârlık ve dayanışma gösterisidir; duygu, hatıra ve nostalji, özellikle de nostalji gösterisi.
“Hafızası olanların bildiği […] gibi, solcular ve cumhuriyetçiler, yani İç Savaş’ın kaybedenleri, ‘Real’ sıfatının kuşkusuz çelişkisine rağmen Madrid’i Atlético’ya tercih ediyorlardı. Real Madrid kuşatılmış ve bombalanmış şehrin ismini taşıyordu, Atlético Aviación ise (Atléti’nin başlangıçtaki ismi buydu) Francocu pilotların, tam da zalimce başkenti bombalamaya kendini adayanların takımıydı. Oyuncularımız arasında az ‘kızılcık’ olmadı, Del Bosque, kaleci Miguel Ángel, […] Breitner […], ve sadece ellili ve altmışlı yılların Avrupa zaferleri, diktatörlük rejiminin tüm fırsatçılığıyla takıma yanaşmasına neden oldu, takımın rejime değil.”
“Marías bu kitapta sözü uzatmıyor; hızlı, dâhiyane olduğu kadar mücadeleci; kişiliğini, çocukluğunu tüm çıplaklığıyla sergiliyor ve ele aldığı bu konuyu tutkuyla, cesaretle işliyor.”
Neue Zürcher Zeitung
YEDİ BOŞ EV – SAMANTA SCHWEBLIN
Kendimi bildim bileli evlere bakmak için dışarılarda geziniriz, yakışmayan çiçek ve saksıları bahçelerden alırız. Sulama aletlerinin yerini değiştirir, posta kutularını düzeltir, ağır olduklarından çimlere konmaması gereken süs eşyalarını kaldırırız. Ayaklarım pedallara yetişecek yaşa geldiğimde arabayı ben kullanmaya başladım. Böylece annem biraz daha özgürlük kazandı.
Yıpranmış ilişkiler, takıntılı eşler, sinir krizi geçiren ebeveynler, aklını kaybeden yaşlılar, ortadan kaybolan çocuklar. Samanta Schweblin 2015 Ribera del Duero Öykü Ödülü’nü kazanan Yedi Boş Ev’deki öykülerde akıl sağlığı pamuk ipliğine bağlı bir insanlığa ayna tutuyor.
GÖKYÜZÜNE UZANAN MERDİVEN – JOHN BOYNE
Yazar, bir hikâyenin peşine düştüğünde ne kadar ileriye gidebilir? Çizgili Pijamalı Çocuk’tan tanıdığımız John Boyne’un kalemini zirve noktasına tırmandıran Gökyüzüne Uzanan Merdiven, başkalarının hikâyelerini avlayarak kendine mâl eden saplantılı bir yazarın portresini çiziyor. Başarıya ulaşmak için her yolu mubah gören zeki ve acımasız bir yazarın edebiyat çevrelerinde tutunabilmek için neleri göze alabileceğini gösteren bu ustaca tasarlanmış roman, fikir ve sanat eserlerindeki intihal sorununa da dikkat çekiyor. Yayıncılık dünyasının dinamiklerini anlamak adına çok değerli paylaşımlarda bulunan kitap; hırsları, zaafları ve bastırılmış arzuları uğruna yıldızı bir anda parlayan veya ışık hızında sönen yazarların çalkantılı hayatlarından, ışıltılı ama bir o kadar da samimiyetsiz manzaralar sunuyor. Bir hikâye bulduğunda ya da duyduğunda onu sahiplen; sonra dünya ayaklarına gelecektir. Edebiyat tutkusu yüzünden evinden, ailesinden koparak bir otelde garsonluk yapmaya başlayan Maurice Swift’in en büyük ideali ileride başarılı bir yazar olmaktır. Bu yolda kendince adımlar atsa da en büyük eksikliği hayal gücüdür. Fakat böylesine küçük bir ayrıntı yüzünden idealinden vazgeçmek niyetinde değildir. Çünkü aslında, bir yazar için gereken en önemli şey hikâyelerdir ve hikâyeler tek bir zihnin ürünü olmaksızın her yerde bulunabilir. Genç adam, 1988 yılında, Batı Berlin’deki Savoy Oteli’nde, ünlü romancı Erich Ackermann’la yaşadığı tesadüfi karşılaşma sonrasında hedefine bir adım daha yaklaşır. Kısa sürede ilişkileri tarifi zor bir usta-çırak ilişkisine dönüşür. Uzun süredir yaratıcı ateşini yakabilecek bir kıvılcımın izini süren Maurice nihayet aradığını bulmuştur: Erich’in yarım asırdır yükünü sırtladığı büyük sırrı, ilk romanı için bulunmaz bir kaynak olacaktır… Zamanla “neslinin en becerikli İngiliz yazarı” olarak anılmaya başlanacak bir adamın seksenlerin sonundan iki binli yıllara uzanan yazarlık kariyerini odağına alan Gökyüzüne Uzanan Merdiven, şöhret ve başarı hırsının insanın gözünü ne denli karartabileceğini gösteriyor. “Herkesin bir sırrı vardır,” düşüncesiyle okurun içinde pusuda yatan merak arzusunu uyandıran John Boyne, kusursuz bir psikolojik romana imza atıyor.
PEANUTS: HAYDİ KÜTÜPHANEYE GİDELİM!
Sally çok heyecanlı çünkü bugün kütüphaneye üye olacak! İlk kitabını ödünç almak için sabırsızlanıyor. Ne sanslı ki Charlie Brown, Linus ve diğer arkadaşları da yanında olacak!