Haftanın Kitaplığı – 26 Ocak 2025
Okuyacak çok kitap var seçmek zor diyorsanız yeni çıkan kitaplar arasından yaptığımız derlemeye göz atabilirsiniz
Güven
Yazar: Hernan Diaz
Yayınevi: İthaki Yayınları
İlk romanı Uzaklarda ile finale kaldığı Pulitzer Kurgu Ödülü’nü ikinci romanı Güven’le kazanan Hernan Diaz, çağdaş Amerikan edebiyatının son dönemde parlayan en özel yıldızlarından biri. 2022’de aynı zamanda kurgu alanında Kirkus Ödülü’ne layık görülen Güven, Booker adaylarından biriydi ve Washington Post’tan New York Times’a pek çok yayın tarafından yılın en iyi kitaplarından biri olarak gösterildi.
Amerikan sermayesinin ünlü ailelerinden birinin eksantrik oğlu, New York Borsası’nın en gözde yatırımcısı hâline geldiği para imparatorluğunda, sadece menkul kıymetlerin değil tüm dünyanın kaderini değiştirecek gelişmelerin de mimarı olur: Büyük Buhran’ın arkasındaki bu adam aslında kimdir ve bizzat onun arkasında aslında ne vardır? En az kendisi kadar ilginç eşiyle kurduğu hayat ne gizler barındırmaktadır? Söylentiler ne kadar doğrudur? Hakikat nereden kimin baktığına göre değişiyorsa kime güvenilebilir?
Bir muktedirin iktidarının nerede olduğuna ve sermayenin asıl hikâyesine dair, durmadan değişen bakış açısıyla ve birbirleriyle dinamik ilişkiye giren farklı anlatılarla, çok boyutlu bir başyapıt.
Kız’la Randevu
Yazar: Mateo Garcia Elizondo
Çevirmen: Roza Hakmen
Yayınevi: Siren Yayınları
Çağdaş Latin Amerika edebiyatının en parlak kalemlerinden Mateo García Elizondo’dan yaşamla ölümün, geçmişle bugünün sınırlarında dolanan bir roman: Kız’la Randevu. Eleştirmenlerin büyük beğeniyle karşıladığı bu ilk roman, ölmek için yollara düşen tüm umutları tükenmiş bir adamın, bir bağımlının hikâyesini yaratıcı bir yaklaşımla sayfalara yansıtıyor. Meksika kırsalının atmosferini hem duyusal hem duygusal bir yoğunlukla canlandıran, kahramanın karanlık yolculuğunu büyülü bir biçimde anlatan García Elizondo, metni adeta sinematografik bir hassasiyetle ince ince dokuyor ve yaşam yolunun rahat, ölümün de sanıldığı kadar kolay lokma olmadığını ortaya koyuyor. Güvenilmez anlatıcısını ateşle kuşatılmış bir akrep kadar çaresiz bir düzleme yerleştiren García Elizondo, Latin Amerika edebiyatının belli başlı klasiklerine de saygı duruşunda bulunuyor.
Kız’la Randevu, sonu ölüme varan bir yolda gerçekle hayali, ruhla maddeyi, yaşamla yitimi iç içe geçiren ve İspanyolca yazında heyecan verici yeni bir yeteneği müjdeleyen kısa, güçlü ve etkileyici bir roman.
İspanyolca edebiyatın son yıllardaki en etkileyici çıkış romanlarından biri. – La Vanguardia
İlk Türk Kadın Hekim Safiye Ali
Yazar: Suat Çağlayan
Yayınevi: İnkılap Kitabevi
İlk Türk kadın doktor Safiye Ali’nin hayatı bu biyografik romanda döneminin tüm özellikleriyle kronolojik biçimde anlatılıyor. Genç bir Türk kadınının Üsküdar’dan Würzburg’a uzanan eğitim ve doktorluk macerasını konu alan kitapta Safiye Ali’nin yaşadığı zorluklar, meslekte tutunma, halk sağlığı ve halkı bilinçlendirme mücadelesi öne çıkıyor.
Üsküdar Amerikan Kız Koleji’nin ve buradan mezun olan Halide Edip gibi kadınların kurgunun merkezine yerleştiği bu kitapta, Safiye Ali’nin yolunun kesiştiği önemli isimler de bulunuyor. II. Abdülhamid dönemi, Hareket Ordusu’nun İstanbul’a yürüyüşü, İttihat ve Terakki’nin güçlenmesi, Balkan Savaşları ve ardından Birinci Dünya Savaşı ile yükselen Kurtuluş ve Cumhuriyet mücadelesinin etrafında şekillenen genç bir kadının doktor olma kavgası tarihsel arka planla veriliyor.
Daha evvel onlarca kitapta imzası bulunan eski milletvekili ve Kültür Bakanı Suat Çağlayan, bu eserinde kadınların doktor olabilme hakkına yönelik engelin nasıl aşıldığını, Safiye Ali’nin hayatı etrafında aktarıyor. Halide Edip Adıvar’dan Zaruhi Kavalcıyan’a, Tevfik Fikret’ten Yahya Kemal’e, Besim Ömer’den Adnan Adıvar’a, Amalia Frisch’ten Hüseyin Cahit’e, İsmail Hakkı’dan Rıza Tevfik’e kadar dönemin önemli karakterleri gerçek ve kurgu iç içe geçirilerek bir araya getiriliyor.
Dönemin tüm çalkantıları, ilerleme karşıtı gerici müdahaleleri, istibdat ile hürriyet arasında gidiş ve gelişleri, emperyalizme karşı bağımsızlık mücadelesi, halkın gerçek kahramanları ve bu kahramanların nasıl zorluklarla karşılaştıkları akıcı bir dille anlatılıyor. Safiye Ali’nin doğumundan ölümüne kadar aktarılan yaşamı; zamanın siyaseti, siyasetin toplumu nasıl şekillendirdiğini, türlü yasakların ve engellerin nasıl aşıldığının da sahici bir anlatısı…
Kavuşmak Hayal Oldu – Anneme Mektuplar
Yazar: Nedim Gürsel
Yayınevi: Doğan Kitap
Darbeler, sürgünler, ölen arkadaşlar, gurbetteki oğlu için her Allah’ın günü Babıâli Yokuşu’nu tırmanan bir anne, yazar olma serüveninin her anını annesiyle paylaşan oğul, ikisini birleştiren ve ayıran şehirler, yün örgüsü kazaklarla paketlenen dergiler, kitaplar, Babıâli dedikoduları, Paris’in sökülen kaldırımları, grevler, sıkılan yumruklar ve aşklar…
Nedim Gürsel’in annesine yazdığı mektuplarda, yalnızca bir yazarın yetişme sürecine değil, 1960’lardan 80’lerin ortalarına kadar Türkiye’nin toplumsal tarihine de tanıklık edeceksiniz.
Bu mektuplar posta kutunuza gelmişçesine “sizin” olan mektuplar…
“Sevgili anneciğim,
Birden sizlere yazmak istedim. Odamda sabaha karşı yalnızım. Çalışıyorum. İstanbul’da, kitaplar, izmaritler, yazılmamış beyaz kâğıtlar, müsveddelerle dolu odamdayken, dışarıda sabah olurdu. Bu şehirde yaşadığım sıcak bir geçmişi yeniden kurmak gittikçe güçleşiyor. Türkiye’de 1971 yılında genç olmamın sorumluluğunu devrimci dostlarımla paylaşamadım. Öyküler yazıyordum, belki iyi, değişik bir başlangıç yapmıştım ama yazarlık serüvenim de yarım kaldı. Sanki yıllardır burada, Paris’teki odamın, üstüme yıkılacakmış gibi duran renksiz duvarları arasında yalnız yaşıyorum. Arada bir içimden anlatılması güç, güzel bir coşku geçiyor. Uzun, yeni bir öyküye başladığımı düşünüyorum.”
Naif Ruhlar – İnsanın Yok Oluşu
Yazar: Barry Sanders
Yayınevi: Ayrıntı Yayınları
Barry Sanders, modern toplumun bireye karşı kayıtsızlığını inceliyor. İnsana gösterilen ilginin yavaş yavaş azaldığı Sanayi Devrimi ile sözlerine başlayan Sanders, insani etkileşimlerin yitip gittiği, ölüme ve hayata karşı ortak tutumlarda radikal değişikliklerin ortaya çıktığı modern çağa uzanırken insanı insan yapan unsurların kaybolmasından yakınıyor. Günlerimiz, dikkat göstermemizi gerektiren ve bizi kendi dünyamızdan çıkarıp insanlık dışı, kısır ve soyut bir dünyaya iten bitmek tükenmek bilmez bir bilgi bombardımanıyla dolu. Aynı zamanda kolektif bilinç duygusunu da kaybettik. Bu kayıp, Avrupalı güçlerin yükselişine ve dünya çapında sömürgeleşmeye kadar uzanan iki yüzyılda doruğa ulaştı. İşte bu ortamda zehrimizi, köktenci yaklaşımların çeşitli biçimleri arasından seçiyoruz; bunların her biri yalnızca diğerine yönelik tehdit oluşturmakla kalmıyor aynı zamanda insanlığın ta kendisine karşı bir tehdit oluşturuyor. Sanders insanlığın yok oluşunun sebeplerini ortaya koyarken, kurtuluşunun çarelerini düşünmemize yardımcı oluyor.
Geri Verilen Kız
Yazar: Donatella Di Pietrantonio
Çevirmen: Aydagül Ferullo
Yayınevi: Domingo Yayınevi
“Bir yandan yüreğinizi burkacak, diğer yandan içinizi ısıtacak.” –Economist
“Yılın en iyi İtalyan romanı.” –Huffington Post
2017 PREMIO CAMPIELLO KAZANANI
WASHINGTON POST ve KIRKUS REVIEWS’ta YILIN KİTABI
Ben Arminuta`ydım, yani geri verilen. Konuştuğum dil başka bir dildi ve kime ait olduğumu bilmiyordum…
On üç yaşındaki bir kız, sevgi dolu, kitaplarla çevrili güvenli dünyasından koparılır ve hiç tanımadığı bir gerçekliğe, beş çocuklu öz ailesinin yanına bırakılır. Bu geri verilişin nedenleri ondan sır gibi saklanır. Yoksulluğun ve sertliğin hüküm sürdüğü kırsal bir hayatın parçasıdır artık. İki anne, iki farklı hayat ve iki kimlik arasında savrulurken, tüm bu zorlukların içinde, bir ışık parıldar: Küçük kız kardeşi Adriana`nın saf, sarsılmaz sevgisi. Adriana, bu sert dünyada ablası için hem bir sığınak hem de direnişin simgesi olacaktır.
Di Pietrantonio`nun ödüllü kitabı Geri Verilen Kız, terk edilişin acısını, aidiyet arayışını ve ayakta kalmanın kırılgan dengesini anlatan derin ve sarsıcı bir roman.
“Donatella Di Pietrantonio, hassas ve güçlü anlatımıyla anneler ile kızlarının, kız kardeşliğin ve kendini keşfetmenin gelgitli hikayesini anlatıyor.” –World Literature Today
“Di Pietrantonio`nun anlattıkları dokunabileceğiniz kadar gerçekçi [ve] incelikli örülmüş.” – Washington Post