Haftanın Kitaplığı – 2 Haziran 2024
Okuyacak çok kitap var seçmek zor diyorsanız yeni çıkan kitaplar arasından yaptığımız derlemeye göz atabilirsiniz
Sabahın Üçü
Yazar: Gianrico Carofiglio
Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları
Anne ve babası o henüz çocukken ayrılan genç Antonio, bir gün sebebi belirsiz krizler yaşamaya başlar; konan teşhise göre epilepsi hastasıdır. Marsilya’da alanında uzman bir doktorun methini duyan aile, soluğu turistlerce tekinsiz bulunan bu eski liman şehrinde alır. Muayeneden sonra durumun geçici olduğunu öğrenirler fakat emin olabilmek için son bir test yapılmalıdır: Antonio normal hayatına devam edeceği iki gün iki gece boyunca uykusuz kalmalıdır, krizler buna rağmen tetiklenmezse tamamen iyileşmiş sayılacak, bu zaman zarfında uykuya dalmadığından emin olmak için babası da ona eşlik edecektir. Ve böylece baba oğulun kırk sekiz saat boyunca müzik, aşk, matematik, felsefe kısaca hayat üzerine sohbet ederek şehrin sokaklarını arşınladığı ve birbirlerini belki de ilk kez tanıdığı bir yolculuk başlar…
İtalya’nın en çok okunan yazarlarından olan Carofiglio, 80’ler Marsilya’sının ana karakterlerden biri olduğu bu hikâyede sade bir anlatımla derin anlamların peşine düşerken hayatta en çok kıymet verileceklerin altını zarafetle çiziyor.
“Yürüyerek çıkılan bir yolculuk; kanlı canlı fakat yine de sessizce yas tutan bir öykü.”
Kirkus Reviews
“Antonio’nun samimiyetle aktarılan, acı tatlı deneyimlerinde baş döndürücü bir büyüme öyküsü gizli.”
Publishers Weekly
“Son sayfalara yaklaştığınızı fark edince üzüldüğünüz, bitmesin diye okumayı yavaşlattığınız romanlardan.”
il Fatto Quotidiano
“Şefkatli, çarpıcı, yürek ısıtan bir hikâye.”
Seattle Times
Yağmur Altında Yüzmek – Dört Büyük Rus Yazarla Edebiyat Dersi
Yazar: George Saunders
Çevirmen: Sabri Gürses
Yayınevi: Desen Yayınları
Yazmak, okumak ve hayat üzerine edebiyat dersleri…
Yaşayan en büyük öykü yazarlarından George Saunders, edebî hünerlerini ve şaşırtıcı analiz yeteneğini bu kez işin düşünce üretme kısmında da konuşturuyor.
Yağmur Altında Yüzmek; Rus edebiyatının büyük üstatları Çehov, Turgenyev, Tolstoy ve Gogol`ün klasikleşmiş öykülerine eğilerek bir yanıyla Rus edebiyatına giriş mahiyetinde bir yanıyla da yazma uğraşısında ustalık üzerine derin düşünceler üreten, ufuk açıcı bir rehber.
Son yirmi yıldır Amerika`nın en iyi genç yazarlarının akıl hocalığını üstlenen Saunders`ın, Syracuse Üniversitesi`nde Rus öyküsü üzerine verdiği derslerin bir uzantısı olan bu kapsamlı çalışma, “Eğer bir öykü bizi çektiyse, kendini okuttuysa bunu nasıl yaptı?” sorusunun izinden yürüyerek iyi bir öyküyü oluşturan elementlerin neler olduğunu açıklığa kavuşturuyor.
Bu Rus öyküleri beni nasıl değiştirdiyse benim öykülerimin de başkalarını böyle etkileyip değiştirmesini istiyorum.
Anton Çehov`un “Arabada”, “Tatlım” ve “Frenküzümü”; İvan Turgenyev`in “Şarkıcılar”; Lev Tolstoy`un “Efendi ile Kul” ve “Çömlek Alyoşa”; Nikolay Gogol`ün ise “Burun” isimli öykülerine yer veren Yağmur Altında Yüzmek, ilgili metinleri satır satır çözümleme, anlamlandırma ve yorumlama olanağı sunuyor. Kitabın sonunda bulunan alıştırmalar ise yazmaya heveslenenlerin yaratıcılığını tetikliyor.
George Saunders, her öyküden sonra bir denemeyle kurmacanın nasıl işlediğini ele alırken fikirlerini ortaya koyuyor, okuru kendi tepkileri ile tanıştırıyor ve öykünün okurda bıraktığı hissiyata dair bazı teknik açıklamalarda bulunuyor. Yazar ayrıca seçtiği öyküler aracılığıyla anlatının kendi çalışma prensiplerinin nasıl işlediğini, bir öyküyü neden okumaya devam ettiğimizi yahut onu yarıda bıraktığımızı profesör kimliğinden sıyrılmış gönüllü bir edebiyat elçisi edasıyla açıklıyor.
Okurun ya da yazarın edebî bir metni kendi hür iradesiyle incelemesine rehberlik ederken etkileşimli bir edebiyat dersi ortamı yaratan kitap; sadece iyi bir yazının nasıl ilmek ilmek dokunduğunu değil, aynı zamanda okurken zihnin nasıl çalıştığını da derinlemesine irdeliyor.
Yapay zekânın kurmacaya kafa tuttuğu bir çağda kurmacanın neden her zamankinden daha önemli olduğunu vurgulayan Saunders, hayata daha büyük bir merakla, sorular sorarak yaklaşmanın ve bir nevi kendini eğitmenin kurmaca ile mümkün olup olmadığını tartışıyor.
Türkçeye iki ayrı dilden yapılmış bir çeviri süreciyle kazandırılan kitapta; Saunders`ın öyküleri değerlendirip yorumladığı denemeleri İngilizceden çevrilirken Rus yazarların öyküleri ise metinlerin özgün dili olan Rusçadan çevrildi.
19. yüzyıl büyük Rus yazarlarının edebî duruşlarına, bakış açılarına ve dünya görüşlerine geniş bir perspektiften bakan Yağmur Altında Yüzmek yazardan okura, editörden çevirmene, edebiyatla gönül bağı kurmuş herkese ilham verecek bir kılavuz kitap.
Bir öyküye başlamak için fikre ihtiyacınız olmaz. Sadece bir cümleye ihtiyacınız olur.
Bodur Dağ
Yazar: Elif Yemenici
Yayınevi: Fibula Yayıncılık
Bir dağ…
Kendi eteklerine doğru baktıkça heybetine hayran olan ama büyük yalnızlığını göremeyen…
Doğanın büyüsünü, kelimelerinin ve fırçasının ucunda yeniden var ediyor Elif Yemenici.
Kadim ama yepyeni bir masal anlatıyor bize:
İhtişamlı evvel zamanların bir defne yaprağının kokusuyla hayatı değişen bodur dağları üzerine…
Sayfa Sınırları İçinde – Yazmanın ve Okumanın Zevki Üzerine Sohbetler
Yazar: Elena Ferrante
Yayınevi: Everest Yayınları
Sayfa Sınırları İçinde, çağdaş İtalyan edebiyatının dünyaca tanınan yazarı Elena Ferrante’nin okumak ve yazmak üzerine dört metnini bir araya getiriyor: Bunların ilk üçünü yazar Bologna Üniversitesi Umberto Eco Konferansları kapsamında üç ders için kaleme almıştır; dördüncüsü ise İtalyanistler Kongresi’nin kapanışında okunmak üzere yazdığı, büyük ozan Dante hakkında bir makaledir.
Ferrante, bu metinlerde sayfanın kenar boşluklarının arasında kalan
yerde yazınsal bir hayatın inşası üzerine kendi deneyimini merkezde tutarak düşünüyor: Okunmuş kitapların, edebiyat kanonunun dikte ettiklerinin ve daimi bir yazar adayının yerle bir ettiklerinin sonucunda bir dilin keşfedilişine ortak ediyor okuru. Bu aynı zamanda kadın gerçekliklerine yabancı bir dilin karşısında bir yenisinin yaratılması anlamına geliyor; “sınırların dışına taşıp rüzgâra kapılan sözcükleri” derlemeyi öğrenmek, “hiçbir satırı rüzgârda kaybolmayacak” eserlere doğru hep ilerlemek için.
Yetişkinlerin Yalan Hayatı, Ferrante tutkunlarının tadını iyi bildikleri yeni bir haz eşiği, yeni bir hikâye.
Gerçekçiliğin Yükselişi
Yazar: Graham Harman , Hakan Yücefer
Yayınevi: Tellekt
Manuel DeLanda ve Graham Harman, gerçekçiliğin dikkat çekici yükselişini inceledikleri bu kitapta kendi felsefelerindeki benzerlik ve farklılıkları keşfederken, başka filozofların çalışmalarını da göz önünde bulundurarak çağdaş felsefedeki çatışan eğilimleri değerlendiriyorlar.
Gerçekçilik ile maddecilik arasındaki ilişkiyi tartışmaya açan kitap, DeLanda’nın çekerler ve tekillikler tartışmasıyla Harman’ın nesne yönelimli ontolojisi üzerine canlı bir düşünsel alışverişi içeriyor. Bilimsel bilginin gerçekliği tam olarak yansıtıp yansıtmadığı “bilinebilirlik” kavramıyla birlikte ele alınıyor. Ayrıca yazarların daha genel olarak uzay, zaman ve bilime dair düşüncelerine de yer veriliyor.
Felsefe ve eleştirel teoriye dair güncel tartışmalarla ilgilenen herkes için büyük değer taşıyan Gerçekçiliğin Yükselişi, kıta felsefesinde gerçekçiliğe giden farklı yolları aydınlatan en önemli eserlerden biri.
3. Dünya Savaşı’nın Eşiğinde Şimdi Canavarlar Zamanı -Yeni Ortaçağ Yeni Emperyalizm ve Yeni Mafya
Yazar: Ertürk Akşun
Yayınevi: Destek Yayınları
Samir Amin “Eşitlik olmadan özgürlük vahşettir!” der. Sınırsız özgürlük vaadiyle yola çıkan neoliberalizm, öylesine büyük eşitsizlikler yarattı ki sonunda vahşet kaçınılmaz oldu.
Sırada çok daha büyük bir vahşet var:
Yeni dünya savaşı…
Neoliberalizmin ortaya çıkardığı olguların enine boyuna incelendiği bu kitap pek çok soruyu ortaya attığı gibi cevaplarının da peşinden gidiyor.
· Ütopyadan, distopyaya nasıl geçildi?
· Demokrasi kavramı nasıl tabulaştırıldı?
· Sivil toplum kuruluşları aracılığıyla örgütlenmeye nasıl ket vuruldu, birçok ülkede renkli devrimlerin yolu nasıl açıldı?
· Bireyin özgürleşmesi, herkesin hakikatinin kendine olduğu fikri ve içeriğin değersizleşmesi olarak postmodernizm, yeni bir ortaçağ mı yarattı?
· Ulusal devletin ortadan kalkmasıyla birlikte baş gösteren yeni mafya düzeninin toplumsal, kültürel ve ekonomik bedelleri ne olur?
· Üçüncü dünya ülkelerinin yağmalanması, yeni faşizmi mi doğurmuştur?
Ertürk Akşun’un kaleme aldığı Şimdi Canavarlar Zamanı, dünyanın aşırı özgürlüklerle nasıl canavarlaştırıldığının ve yeni bir dünya savaşına ne şekilde sürüklenmekte olduğunun ipuçlarını bulmaya çalışıyor.