Haftanın Kitaplığı – 10 Mayıs 2021

Okuyacak çok kitap var seçmek zor diyorsanız yeni çıkan kitaplar arasından yaptığımız derlemeye göz atabilirsiniz.

JÜPİTER’İN MİRASI: CİLT 1 – MARK MILLAR

Olağanüstü güçlere kavuşan bir grup genç süperkahraman İkinci Dünya Savaşı sonrası Amerika’sında insanları uzaylılardan, yaratıklardan ve kötü adamlardan korurken aynı zamanda kişisel buhranlarıyla, ailevi problemlerle ve de birbirleriyle başa çıkmaya çalışıyorlardı. 
 
Kick-Ass Ve Marvel/İç Savaş’ın Yaratıcısı Mark Millar’ın Yazdığı Ve Wilfredo Torres (Black Panther) Ile Davide Gianfelice’nin (Daradevil: Yenİden Doğuş) Çizdiği Jüpiter’in Mirası Cilt 1, Süperkahramanların Gizli Kapaklı, Problemli Yaşamlarına Yakından Bakan, Mad Men Ve The Boys Sevenlerin Bayılacağı Bir Çizgi Roman.

BELİRSİZ BİR ANIN KIYISINDA – MURAT GÜLSOY

Sadece çarpma ânında tüm algılarımın ne kadar keskinleştiğini hatırlıyorum. Dünya farklı bir yer gibi görünmüştü gözüme, düşüncelerim dışında her şey yavaşlamış hatta durmuştu. İnsanların yüzlerinde dehşet vardı ve ben ölüm öncesi iyimserlik denilen kavramın varlığından haberdar değildim. Evet var böyle bir şey. Artık öğrendiniz. Ölmeden önceki son saniyelerinizde asla ölmeyeceğinizi düşüneceksiniz. Son ânın içindeymiş sonsuzluk.

Tek katlı, bahçeli evlerin olduğu otoban kenarındaki gizemli mahalleden oyuncu belleğin dehlizlerine, kuyuya fısıldanan sırlardan mezarından kalkıp gelen ölülere, insan gibi makinelerin tuhaf dünyasından uykuyla uyanıklık arasındaki belirsiz anlara uzanan tekinsiz bir yolculuk; acımasız bir yazarın kaleminden çıkan uçuş korkusu ve nihai sonsuzluk.

Murat Gülsoy, gerçekle gerçeküstünün sınırlarında dolaşan yedi öyküyle insan ruhunun karanlık sırlarını yer yer muzip yer yer ürkütücü bir atmosferin içinde anlatıyor.

GÖKYÜZÜNÜN DERİSİ – ELENA PONIATOWSKA

Elena Poniatowska ilk kez Türkçede!

2013 Cervantes Ödülü sahibi Elena Poniatowska’nın 4. Alfaguara Roman Ödülü’ne lâyık görülen eseri Gökyüzünün Derisi okurla buluşmaya hazır.

“Anne, oranın ardında dünya bitiyor mu?” Astronominin gizemlerini çözmek adına, kaderinde muazzam yetenekleri taşıyan bir adamın büyüleyici hikâyesi, böylesine saf ve girift bir soruyla başlıyor.

İsyancı ve uyumsuz Meksika, Lorenzo de Tena ile toplumsal eşitsizliklere, bürokratik tuzaklara ve siyasî cazibelere karşı bir mücadele içerisinde. Uzun bir arayışın çizgilerini taşıyan bir gökyüzü. Ancak bu arayış sırasındaki en büyük engeller bilim ve sanatla değil, insanların en gizli yerlerinden yani yüzlerinden yayılmaktadır. Gökyüzünün Derisi okurunu bir teleskop gibi ulaşılamaz zorlukların ardına taşıyor. Yıldızlara. Ve belki aşka.

BU BİZİM HİKAYEMİZ – YVAN POMMAUX, CHRISTOPHE YLLA SOMERS

Bu bizim hikâyemiz. Yalnızca kralların, kraliçelerin, imparatorların, çarların, sultanların, diktatörlerin hikâyesi değil. Bizim hikâyemiz. İnsanlık tarihinin başından bu yana dünyadan geçmiş olan tüm erkeklerin, kadınların ve çocukların izi var bu kitapta. Hepimiz yüz elli bin yıl önce başlamış bu görkemli hikâyenin isimsiz kahramanlarıyız.

Bu uzun tarih boyunca kötü dönemler, savaşlar, salgınlar, kıtlıklar yaşadık ve hâlâ yaşıyoruz. Uygarlıklar kurduk, uygarlıklar yıktık. Savaşı icat ettiğimiz gibi sanatı da icat ettik. Birbirimize düşman olduk, ama aşkı, arkadaşlığı, elbirliğini, dayanışmayı da yarattık. Doğayı ve kendimizi anlamaya çalışmaktan hiç vazgeçmedik. Ürettik, keşfettik ve dünyayı değiştirdik.

Yvan Pommaux ile Christophe Ylla-Somers’in ortak çalışmasının ürünü olan, Fransa’da çocuk ve gençlik edebiyatı alanında verilen Sorcières Ödülü’nü kazanan Biz, Bizim Hikâyemiz işte insanlık tarihinin bu dönüm noktalarını anlatıyor bize. Her sayfası göz dolduran harikulade resimlemeleri farklı zaman dilimlerini, farklı coğrafyaları gözümüzde canlandırmamızı sağlıyor.

Bu rengârenk, kocaman kitap insanlık tarihinde büyüleyici bir yolculuğa çağırıyor bizi. Öyleyse kapağını açalım ve serüven başlasın!

NE ŞAHANE FİKİR! – NARJES MOHAMMADI

“Büyük” kulaklarından rahatsız olan Kuki onları bir maskeyle gizlemeye başlıyor ve bu “şahane fikir” herkesi etkiliyor. Ta ki hepsi birbirine benzeyene dek… Kendini olduğu gibi kabul edip sevmek ve farklılığın güzelliği üzerine incelikli illüstrasyonlarla bezeli sıcacık bir öykü.

What's your reaction?