Fayçal Baghriche’in Türkiye’deki ilk kişisel sergisi artSümer’de

artSümer 9 Şubat – 24 Mart 2018 tarihleri arasında Cezayir asıllı Fransız sanatçı Fayçal Baghriche’in Türkiye’deki ilk kişisel sergisi “Jüpiter’de Kırmızı Bir Leke”ye ev sahipliği yapıyor. Sanatçının video, hazır nesne ve fotoğraf çalışmalarının yer aldığı sergide; yaşadığımız olayların, aldığımız eğitimlerin, içinde yaşadığımız kültürlerin algımızı nasıl etkilediği ve bu doğrultuda da davranışlarımıza nasıl yansıdığına dikkat çekiliyor.

Fayçal Baghriche’in Arap ve Batı kültürü ile harmanlanan yaşamı, ona iki farklı kültürel filtrenin çift katmanlı perspektifi ile beslenen bir bilinçlilik hali sağlıyor. Serginin ismine ilham veren Galileo ile Kepler’in anagram yazışmaları; aslında bir gerçekliği maskelemeye, örtmeye yönelik. Bu gizli “görünüm”den farklı anlamlar çıkabilirken gerçek de örtülü bir hale geliyor. Soyutlanmış, tersyüz edilmiş ya da hızlandırılmış görsel söylemlerin örtük gerçekliği üzerine çalışan sanatçı insan toplumunun gerçekliğini organize eden şemaları sorgulayan eserler yaratarak bu gizli gerçekliği ele alıyor. Kuralcı sistemlerin, kamusal alanı ve kolektif sosyal davranışları düzene koymasının, günlük hayatlarımızdaki tuhaf ve şiirsel yanını ortaya çıkarıyor. Kolaylıkla tanımlanabilen objeler ve hicivle derlenmiş, karıştırılmış ve manipüle edilmiş videolarla bu yaygın objeleri tanımlamadaki reflekslerimizi bertaraf etmeye çalışıyor.

Baghriche’in kendi yaşam sürecinde deneyimlediği bu çift kültürlülük halinin yansımalarını “Aile dostu” serisinde görmekteyiz. Bu serideki eserlerde sanatçı, Dubai’de misafir sanatçı programına katıldığı dönemde uluslararası sanat dergilerinde yer alan nü resimlerin, Birleşik Arap Emirlikleri’nin kültürel değer yargılarına adapte edilmesi sürecinde, vücudun kamu alanında görülmesinin uygunsuz olacağı belirlenen kısımların üstlerinin görevli ekipler tarafından çizilerek kapatılmasını paylaşıyor. Yan yana sunulan iki aynı eserde çerçevelenmiş dergi sayfalarının sadece sansürlenmiş görselleri görünüyor. Yargılayıcı bir tutum gütmeyen Baghriche bu seride, sanatçı olmayan insanların sosyal ve kültürel değerler üzerinden Batı’nın görsellerini kendi kültürlerine adapte etmesinin estetik ve sosyal değerleri ile ilgileniyor.

Biyografik sayılabilecek bir video çalışması olan “Şek Günü”, sanatçının çocukluğunun önemli bir parçası olan siyah-beyaz televizyon filmlerini araç olarak kullandığı son filmi. Hicri takvime göre yeni aya geçmeden önceki en karanlık gece için kullanılan kültürel bir deyim olan şek günü çalışmaya ismini de veriyor. Sanatçı çalışmasında saf bilgi üzerinden değil de popüler söylemlere veya duyumlara dayanarak oluşturulan karar mekanizmalarını, inanç sistemlerini sorgulamak için  içgüdüsel bir tetikleyici olan endişeye başvuruyor.

“Saat” adlı çalışma, saniye göstergesi alışılmadık bir ritimde hareket eden, akrep ve yelkovanın da onu takip ettiği antika bir saat. Baghriche, her tam dönüşte bir dakikayı tamamlamanın farklı süre aldığı bu saat üzerinden zaman konusundaki nesnel algıyı eleştiriyor.

İnsan psikolojisini doğrudan etkileyen renklerin hayallerimizin rengine olan izdüşümlerini, zifiri bir karanlığa açılan gözlerin içinde bulunulan gerçekliği sorgulayan sanrılarını, alışılmışın dışında ölçülen bir zamanın kişisel ya da kolektif gerçekliğimiz üzerinde artan entropisini veya belli kalıplara sokulan algımızın kalıplaşmış kültürel davranışları doğurmasını bizlerle paylaşan Baghriche; performans, video, yerleştirme ve fotoğrafı kullandığı çalışmalarında, eleştirel bir bakışla bizleri yeniden düşünmeye ve normalize edilmiş bir gerçekliğin mesafesine davet ediyor.

Fayçal Baghriche Hakkında
Fayçal Baghriche (1972) Skikda, Cezayir’de doğdu. Fransa’nın Nice şehrinde École Nationale Supérieure d’Arts à la Villa Arson’da eğitimini tamamladıktan sonra Paris’e yerleşti. Çalışmalarını halen burada sürdürüyor. Villa Arson’daki güzel ve plastik sanatlar diplomalarına ek olarak UFR des Sciences et Lettres, Nice Sophia, Antipolis’ten performans sanatları üstüne lisans, School of Fine Arts, Paris’ten de multimedya – hipermedya dalında lisansüstü diplomasına sahiptir.
Çalışmaları Fransa ve dışında birçok sergide yer aldı. Güncel sergiler arasında Le Shed, Centre d’Art de Normandie, Fransa (2017), Human Resources, Los Angeles (2014); The Delfina Foundation, Londra (2012); Bielefelder Kunstverein, Bielefelder, Almanya (2010); Centre d’Art Contemporain, Le Quartier, Quimper (2010).
Ayrıca Dakar Bienali, Senegal (2014); Gwangju Bienali, Güney Kore (2012), Sorocoba Trienali, Brezilya’da yer aldı. 54. Venedik Bienali (2011) sırasında ise ilk pan-Arap pavyonunda, The Future of a Promise sergisinde sergilendi.
Çalışmalarının sergilendiği diğer kurumlar arasında Hammer Museum, Los Angeles (2018), Villa Arson, Nice (2017), Centro Pecci, Prato (2017), Malmö Konstmuseum, İsveç (2017); Utah Museum of Contemporary Art, Salt Lake City (2016); Arab Image Foundation, Beyrut (2016), The Mosaics Rooms, Londra (2014); Contemporary Arts Museum Houston (2012); and Musée d’Art Moderne d’Alger, Cezayir (2010) yer alır.
Fayçal Baghriche’in çalışmaları Collection du Musée National d’Art Moderne / Centre Georges Pompidou, Fransa;  Centre National des Arts Plastiques, Fransa; Fond Régional d’Art Contemporain du Poitou-Charentes, Fransa; Conseil Général de la Seine Saint-Denis, Fransa; Nadour Collection, Almanya; Collection of the European Central Bank, Frankfurt; Barjeel Art Foundation, Birleşik Arap Emirlikleri; Zayed National Museum, Abu Dhabi koleksiyonlarında yer almaktadır.

What's your reaction?