‘El Muro de los Muertos’ Ölüler Duvarı
Bir ilkokulun duvarları memento mori’nin Meksika versiyonunu sergiliyor.
Bir Meksika ilkokulunun duvarlarını kafatasları kaplıyor. Ürkütücü bir görüntü söz konusu ama bir zamanlar kasabayı yuva olarak adlandıran ölüleri böyle anıyorlar. Meksika’nın en büyük gölü olan Chapala’nın kıyısındaki kasabalar çoğunlukla yaşlı Kuzey Amerikalı göçmenlerden oluşan önemli bir nüfusa ev sahipliği yapıyor. 1940’larda sınırın kuzeyinde Ajijic’i popülerleştiren ABD’li yazar Neill James gibi kişilerden ilham alan bu topluluklar “Meksika Rüyası” ideallerini sürdürüyor ve yaşam tarzlarını ve yeni memleketlerinin havasını korumak için sıklıkla topluluk grupları ve taban örgütleri oluşturuyorlar. Bu çabaların sonuçlarının en iyi örneklerinden biri Ajijic.
Bu küçük kasaba bölgede bohem, sanat odaklı atmosferiyle tanınıyor ve duvarlarını süsleyen, çoğunluğu bölgeden ve ülke genelinden sanatçılar tarafından yapılmış birçok duvar resmiyle ünlü. Belki de bu sanat eserlerinin en dikkat çekici ve alışılmadık olanı Ajijilteco sanatçısı Efrén González tarafından 2016 yılında yapılan El Muro de las Calaveras‘tır (“Kafatasları Duvarı”). Kasabadaki duvar resimlerinin çoğunun çizeri olan González kil kafataslarından oluşan bu fayanslı kolajı yaratmak için Kolomb öncesi tzompantli’den ilham aldı.
Tzompantliler, Azteklerden Mayalara kadar birçok Mezoamerikan kültürünün inanç sistemlerinin bir parçası olarak savaşta gönüllü olarak kurban edilen veya esir alınan insanların kafataslarının sergilendiği duvarlar veya palisadlardı. İnsan kurban etme bu kültürler için o kadar önemliydi ki tzompantlis’ler genellikle Tenochtitlán’ın Templo Mayor’unda olduğu gibi gelecek nesiller için tapınaklarının kayalarına oyuluyordu.
Kısmen yerleşimci örgütlerinin isteği üzerine yerel yetkililer tarafından yaptırılan González’in Marcos Castellanos İlkokulu’nun bir duvarındaki çalışması, tzompantlis’in insan kurban etme kozmogonisinden değil, imgelerden esinlendi. Bu duvarı süsleyen yaklaşık bin kafatasının her biri, ölmüş bir Ajijic sakininin adıyla etiketlendi. Kil kafatası biçiminde anılan bu insanların yaklaşık yarısının İspanyolca isimleri var, diğeri ise dünyanın dört bir yanından gelen isimlerle kasabanın büyük gurbetçi nüfusunu temsil ediyor ve insanlığın en büyük birleştiricilerinden biri olarak ölümün rolünü sergiliyor.
atlasobscura