Bir Epik Suç Ustası: Tom Hardy

2011 senesinde BAFTA’nın yükselen yıldız ödülünü alması birçok ödülde olduğu gibi sembolikti çünkü izleyici çoktan Hardy’yi o kategoriye koymuş ve basamakları tırmanmasını izlemeye karar vermişti. Sinema izleyicisi olarak her birinde bir James Dean havası arayarak iyi “kötü çocukları” severiz ve dönem dönem bu çocuklar ortaya çıkıp sarsıcı performanslarla hafızamızda yer eder. Heath Ledger’ın kaybı bir anlamda da dönemin en iyi kötü çocuğunu kaybetmekti ve işte tam o sıralarda Tom Hardy adındaki yetenekli genç sınırları zorlamak üzere kapıya omzunu dayamış büyük bir güçle itiyordu. Hala o “A sınıfı” aktörler kategorisinde olmasa da oynadığı her rolün hakkını fazlasıyla veren aktörü izlemek gerçekten büyük keyif.

Son olarak The Revenant’da karşımıza çıkan Hardy’nin tırmanışına üstlendiği rollerle bir göz atıp filmografisinin derinlerine dalmak için tam zamanı…

2008 BRONSON CHARLES BRONSON

Tom Hardy tatlı bir çocuk gibi görünüyordu, çok uzun değildi, bazen tombuldu, büyük ve yumuşak bir ağzı vardı ve kaygan bir sesle konuşuyordu. İlk evliliği uyuşturucular yüzünden sona erdi. O dönemli ilgili Essentials dergisine söyledikleri oldukça sarsıcı. Sonra 2008 yılı geldi ve RocknRolla’da gay ve kötü Handsome Bon’u oynadı. Ama o yılın kararlı adımı Bronson’dı, varoluşsal bir suçun töreni, 1980’de Robert de Niro’nun Raging Bull’unda olduğu gibi diğer aktörler için korkutucu olacaktı. Nicolas Winding Refn tarafından yönetilen bu biyografi, bizim münzevi canavar kültümüzün vahşi bir yeniden değerlendirmesiydi. Korkutucu olduğu kadar eğlenceliydi ve çığır açan şiddetli bir saldırıydı.

2009 WUTHERING HEIGHTS HEATHCLIFF

Coky Giedroyc’un yönettiği (2007 yılında Hardy, onun Oliver Twist’inde Bill Sikes rolündeydi), bu televizyon adaptasyonu Emily Brontë’nin “Wuthering Heights”ı gibi olmayabilir ama Hardy’nin Heathcliff’i Charlotte Riley’in Cathy’sinin gözleriyle buluştuğunda sınır tanımayan seksi kimya ortaya çıkıyordu. İki oyuncunun ilişkisinin evlilikle sona ereceğini söylemeye gerçekten gerek yoktu – Bundan da ötesi, 2009 yılında bir senaryoya ya da “kes” kelimesini duymaya ihtiyaçları var gibi görünmüyordu. Tüm bunlar kanıtlıyor ki, epik suçluyu oynamaya eğilimine rağmen Hardy büyük bir romantik baş aktör de olabiliyor.

2012 LAWLESS FORREST BONDURANT

1931 yılı, kaçak içki ülkesindeyiz, Matt Bondurant “The Wettest County in the World” romanından bir Nick Cave senaryosuyla yazılan Lawless’da sıra. Hardy bu filmde hantal, uyuşuk, eğlenceli, tehlikeli, esnekti ve Tunder Road’da (1958) Robert Mitchum’ın yarattığı alana giriyordu. John Hillcoat’ın karanlık kırsal resmi içindeki Forrest karakteri Hardy’ye özel yazılmış gibiydi. Hardy bu karamsar taşra havasından ve idolü Gary Oldman ile çalışmaktan büyük zevk almıştı. Forrest karakterine epeyce yakışan ölümsüzlük detayı filmi ilginç kılan unsurlardan biri.

2012 THE DARK KNIGHT RISES BANE

Süper kahraman olmak için ihtiyacınız olan en önemli şey iyi bir kötüdür. 1993 yılında DC Comics tarafından yaratılmış efsane Bane karakteri de Hardy ile vücut bularak süper kahramanın yaratılmasına katkı sunar. Karakter filmdeki ağırlığını Bronson’a benzeyen acımasız kuvveti ve asiliğine ve Hardy’nin radikal, sıradışı dövüşçülere olan sempatisine borçludur. Hardy’nin Bane’inin yüzünü kapatan maskesi ve süslü bir Karayip aksanı var ve utangaç olduğu kadar cesur bu olağanüstü aktörün içinde karanlık ve ışık arasında bir mücadele veriliyor sanki.

2014 LOCKE IVAN LOCKE

locke_ivan_tom_hardy

Bu Hardy’nin en sessiz ve dokunaklı filmidir, denilebilir. Zorlayıcı gerilime iç gözlemin bir bakışı olan film süresince, arabasına kapanmış Ivan Locke, tecrit edilmiş Branson’dan daha normal bir kurban olabilir: Dalgınlık, şartları yerine getirememek, kısıtlama, pişmanlık ve eylemsizlik içinde kalmış bir şirket yöneticisi, bir eş, bir aile ve hamile sevgili, teslim edilmesi gereken işler ve acımasız bir çalışma programı tarafından etrafı çevrilmiş Locke karakteri… Hardy bu filmde karakterin gerilimini büyük bir teste tabii tutarak Hamlet’i nasıl oynayacağının ipucunu verir.

2014 PEAKY BLINDERS ALFIE SOLOMONS

Hardy’nin karakteri, Fagin’in ve henüz görülmemiş olan Kray’in büyüleyici bir karışımıdır. Steven Knight tarafından televizyon için tasarlanmış ve yazılmış “Blinders”, 1920’lerin yeniden yaratılmasındaki zenginlik, yoğun anlatım hatları ve eski moda dramaların bir festivalidir. Hardy pervasızlık derecesinde cesurdur, ancak bazen şımartılmış solo bir sanatçı gibi başka bir renkli gangster rolünün içine girer ve Charlotte Riley ile tek bir sahnesi olmamasına rağmen Cillian Murphy’yi performansıyla tehdit eder.

2014 THE DROP BOB

Rıhtımlar üzerinde, Brooklyn sefaletindeyiz… Hardy’nin oynadığı barmen Bob karakteri, alımlı, nazik ve terk edilmiş bir köpeği benimsediği için de yeterince iyi bir insan olarak görünüyor. Dennis Lehane tarafından yazılan bu film, Hardy’yi bir terrier ile anlaşılmaz mırıltılarla bağ kurarken gösteriyor. Bu yüzden o, James Gandolfini ve Noomi Rapace karşısında ölümcül bir profil oluştururken, karmaşık sahnelerde aklın sınırlarını zorlayan bir oyunculuk sahneler. Başlangıçtan itibaren bazı sahneler Bob’un ne olduğunu anladığımızı düşündürse de ikilimde bırakır. O sırada zeki bir polis onun kulağına fısıldar, “Onlar senin geldiğini asla göremedi, değil mi Bob?”

2015 LEGEND RONALD & REGINALD KRAY

Gerçek bir hikâyeden sinemaya aktarılan ve Brian Helgeland’ın yönettiği film de, Kray ikizlerinin ikisi birden canlandıran Hardy’nin performansı merakla bekleniyordu. Kimileri Bronson’dan sonra en iyi oyunculuğu dedi, kimi kötü filmin yıldızlaşan oyuncusu. Yeraltı dünyasını bir glam gangsterlik evreni içinde veren film, aksiyon severleri pek memnun etmese de, Hardy’nin oyunculuğu ile de birleşen başarılı sayılabilecek bu biyografik drama oyuncunun bize daha ne sürprizler hazırlayabileceğinin de kanıtıydı.

Ve şimdi yılın en çok konuşulan filmi The Revenant’da, Hardy ile bir adım öteye gidiyoruz.

What's your reaction?