BİLGİ Kültür Politikası ve Kültürel Diplomasi UNESCO Kürsüsü açıldı
Kültür politikası ve kültürel diplomasi alanlarında ulusal ve uluslararası çalışmalar için araştırma, eğitim, kapasite geliştirme ve veri toplama platformu olma amacıyla Türkiye’nin 11. UNESCO Kürsüsü olarak kurulan “UNESCO Kültür Politikaları ve Kültürel Diplomasi Kürsüsü”nün açılışı İstanbul Bilgi Üniversitesi Enerji Müzesi’nde gerçekleştirildi.
BİLGİ Kültür Politikaları ve Yönetimi Araştırma Merkezi bünyesinde faaliyet gösterecek, Türkiye’nin 11., İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin ise ilk UNESCO Kürsüsü olan “Kültür Politikası ve Kültürel Diplomasi UNESCO Kürsüsü” kültür, iletişim, bilgi ve eğitimi desteklemeyi amaçlıyor. Kürsü temel olarak kültür politikaları, kültürel diplomasi, kültürel ifadelerin çeşitliliği ve kültürlerarası diyalog alanlarına odaklanacak.
“Çoğulculuk, insanlığın ortak hedefi haline geliyor”
Lansmanın açılış konuşmasını gerçekleştiren BİLGİ Rektör Vekili Prof. Dr. Ege Yazgan, üniversitede UNESCO Kürsüsü’nü açmış olmanın gururunu yaşadıklarını, bu kürsüyle birlikte UNESCO çatısı altında yeni iş birlikleri kurularak çok ortaklı kültür projelerinin geliştirileceğini belirtti. Prof. Dr. Yazgan, “UNESCO, insan geleceğinin biçimlenmesi, iyi ve yaşanabilir bir gelecek kurgulanmasında önemli bir rol oynuyor. Çoğulculuğun önemi dünyada giderek artmaya, daha derinden anlaşılmaya başlıyor. Her fikre eşit saygı ile beslenen, bütün ayrımcılıklara karşı çıkan çoğulculuk anlayışı, insanlığın ortak hedefi haline geliyor. BİLGİ kuruluşundan bugüne kültür ve sanat alanlarında yenilikçi programlar açmayı, projelendirmeyi, iş birliği platformları oluşturmayı kendine ilke edindi. BİLGİ olarak, UNESCO ile kurumsal anlamda iş birliğine girmeyi kendi ilkelerimiz açısından son derece önemli görüyoruz. BİLGİ Kültür Politikası ve Kültürel Diplomasi UNESCO Kürsüsü üniversitemizin temel karakteri olan açık fikirlilik, tüm yerel ve uluslararası kültürel çeşitliliklere saygı, ifade özgürlüğü ve kültür politikalarının geliştirilmesi için çaba sarf edecektir. Başarılı olacaklarına tüm kalbimle inanıyorum” dedi.
BİLGİ’de UNESCO Kürsüsü açılmasının 20 yıllık sürecin bir meyvesi olduğunu belirten BİLGİ Kültür Politikası ve Kültürel Diplomasi UNESCO Kürsüsü Başkanı Doç. Dr. Serhan Ada lansmanda gerçekleştirdiği konuşmada, ülkemiz için yeni sayılabilecek kültürel diplomasi alanına önemli katkılarda bulunmayı hedeflediklerini kaydetti. Doç. Dr. Ada, “Türkiye’nin ilk ulusal kültür politikasının Avrupa Konseyi’ne sunulma sürecinde ‘Sivil Toplum Gözüyle Türkiye Kültür Politikası Raporu’ ve kitabının hazırlanmasında çok sayıda kültür insanı ve sanatçı ile işbirliği yaptık. Ülkemizde kültür politikaları alanında tek, sanat ve kültür yönetimi alanında ise bir elin parmaklarından az sayıdaki akademik birimden birinin BİLGİ bünyesinde olmasını bir rastlantı olarak görmüyorum. Bu çalışma sivil toplumun kültür alanında doğrudan içerik ve pozisyon üretmesi bakımından örnek olma özelliğini taşıyor. Günümüzde eşi görülmemiş göç dalgası, kültürel ifadelerin çeşitliliğini bugün bildiğimiz kabullerin çok ötesine götürecek. Bu süreçte farklı bir yaklaşım ve yepyeni kavramlara ihtiyacımız olacak. 4 yıl sonra UNESCO Kürsümüzün ilk faaliyet raporunu hazırlarken bu ihtiyaca bir nebze de olsa katkıda bulunmak, kuruluş amacımız doğrultusunda çalıştığımız konusunda bizleri rahatlatacak” açıklamasında bulundu.
UNESCO Paris Kültürel İfadelerin Çeşitliliği Bölümü Program Uzmanı Laurence Mayer-Robitaille, “UNESCO kürsüsünün amacı UNESCO programlarını uygulamak, üye devletlere bu uygulamaları anlatmak ve kültür politakalarının sürdürülebilirliğini sağlamaktır. 100’ün üzerinde ülkede 700’den fazla kürsümüz var. BİLGİ’de kurulan kürsü, kültürel politikaların oluşturulması bağlamında standartların oluşturulması ve kültürel diplomasi amacıyla kuruldu. Bu kürsü sayesinde gereken tüm çalışmalar yapılacak, bilginin paylaşım ve yayılımı konusunda önemli gelişmeler olacak” dedi.
Hildesheim Üniversitesi Kalkınma için Sanat, Kültür Politikası (Cultural Policy for the Arts in Development) UNESCO Kürsüsü Başkanı Prof. Dr. Wolfgang Schneider kültür politikasının toplumun öz anlayışına işaret ettiğine vurgu yaparak “Akademik çalışmalarla bağlantılı uluslararası işbirlikleri ve UNESCO ile ilişkilerin önemi bu noktada ön plana çıkıyor. Bu sayede saygı ve hoşgörü içinde diyaloglar kurulacak” şeklinde konuştu.
Belgrad Sanat Üniversitesi Kültür Politikası ve Yönetimi (Cultural Policy and Management) UNESCO Kürsüsü Başkanı Prof. Dr. Milena Dragićević Šešić “Üniversite araştırmaları giderek artıyor ve bu araştırmalar pazar taleplerine cevap verecek şekilde yapılıyor. Ancak beşeri ve sosyal bilimler ihmal ediliyor. Kürsüler bu açıdan çok önemli bir rol üstleniyor. Üniversitelerin kültür ve sanatın ne derece önemli olduğunu anlamalarını ve anlatmalarını sağlıyor. Bizler kültür ve sanatın savunuculuğunu yapmak durumundayız” dedi.
kulturlimited