Almanya’da Başlayan Dünya İklim Değişikliği Konferansı’nın Önemi
Gündeminde Paris İklim Anlaşması’nın somut olarak hayata geçirilmesi olan Dünya İklim Değişikliği Konferansı bugün Almanya’nın Bonn kentinde başladı. Peki konferansta hangi konular öne çıkacak, hedefler neler ve konferans nasıl bir önem taşıyor?
Birleşmiş Milletler Dünya İklim Değişikliği Konferansı (COP23), bugün Almanya’nın eski başkenti Bonn’da başladı.
Konferansın ana gündem maddesi, sanayileşme öncesi döneme göre dünyanın ısınmasını iki dereceyle sınırlandırmayı hedefleyen 2015 Paris İklim Anlaşması hükümlerinin somut olarak hayata geçirilmesi.
Peki, 17 Ekim’e kadar sürecek bu konferans neden önemli, konferansta öne çıkan yeni konular neler ve konferans sonunda elde edilebilecek başarı ne olabilir?
Konferansın önemi
Bu yıl, Hindistan ve Nijerya’daki taşkınlardan Karayipleri etkisi altına alan kasırgalara ve ABD ile Avrupa’da çıkan yangınlara kadar birçok ülkede iklim değişikliğinin etkileri gözlemlendi.
Ve uzmanlara göre küresel karbon salınımında azalma sağlanamaması durumunda milyarlarca insan ve doğa, ağır ve geri döndürülemez bir şekilde bu değişiklikten etkilenecek.
Bonn kentinde 23’üncüsü düzenlenecek konferansın önemi de işte bu noktada ortaya çıkıyor. İlkeleri Paris anlaşması uyarınca belirlenen atılacak adımların somut olarak yürürlüğe girmesinde yarın başlayacak konferans önemli rol oynuyor.
İklim değişikliği insanları nasıl etkiliyor?
Dünya Meteoroloji Örgütü atmosferdeki karbondioksit seviyesinin rekor düzeye eriştiğini açıkladı. Sıcaklık artışı insan sağlığından tarıma pek çok alanda etkisini gösteriyor.
Karbondioksit seviyesi rekor düzeyde
İklim araştırmacılarının son ölçümlerine göre atmosferdeki karbondioksit yoğunluğu 2016 yılında rekor seviyeye ulaştı. Bu artışın sebebi olarak araştırmacılar insani faktörler ve El Nino kasırgasını gösteriyor. Altmosferdeki karbondioksit yoğunluğunun benzer seviyede olduğu 3 ila 5 milyon yıl öncesinde, dünyadaki deniz seviyesi şu ankinden 20 metre daha yüksekti.
Gelecek nesiller için büyük tehdit
Uzmanlara göre, atmosferdeki karbondioksit ve diğer sera gazlarının yoğunluğu acil bir şekilde düşmediği takdirde tehlikeli bir sıcaklık tehdidi ile karşı karşıya olacağız. Dünya Meteoroloji Örgütü Genel Sekreteri Petteri Taalas, “Eğer kontrol altına alınmazsa gelecek nesilllere üzerinde yaşanması çok daha zor bir gezegen miras kalıyor“ dedi.
Sağlık krizine yol açıyor
Atmosferdeki karbondioksit oranının artması milyonlarca insanın sağlığını etkileyen bir kamu sağlık krizine neden oluyor. Sıcaklık artışları sağlık sorunlarını tetikliyor. Kalp krizinden böbrek yetmezliğine pek çok sağlık sorunu riski yaşayan 65 yaş üstü 125 milyon yetişkin aşırı sıcaklara maruz kalıyor.
Tarım üstüne etkisi
Artan sıcaklıkların tarım üzerinde de etkisi oluyor. Sıcaklıklar birey, aile ve toplumların geçimini etkiliyor ve tarım alanında işgücü verimliliğini yüzde 5.3 düşürüyor.
Açlık oranlarında artış
Sıcaklıktaki 1 derecelik artış, küresel buğday üretiminde yüzde 6, pirinç üretiminde ise yüzde 10 düşüşe yol açıyor. Asya ve Afrika’daki 30 ülkede açlık çeken insanların sayısı da 1990’dan bu yana, 398 milyondan 422 milyona çıktı.
İklime bağlı felaketler arttı
2000 ve 2016 yılları arasında, havayla bağlantılı felaketlerde yüzde 46 artış kaydedildi. Dünya Sağlık Örgütü’nün raporunda hastalık hariç iklimle bağlantılı ekonomik kayıpların 2016’da 129 milyar doları bulduğu belirtildi.
faydalanılan kaynaklar:
kaynak 1: http://amp.dw.com/tr/iklim-de%C4%9Fi%C5%9Fikli%C4%9Fi-insanlar%C4%B1-nas%C4%B1l-etkiliyor/g-41231279
kaynak 2: http://gazetekarinca.com/2017/11/dunya-iklim-degisikligi-konferansi-almanyada-basladi/