Almanya tarihinin bir sembolü ‘Trabi’ler
Trabantlar, sosyalist rejimin statü sembolüydü. Doğu Almanya’da sahip olmak için yıllarca beklemek gerekirdi. Trabi de denilen bu otomobillerin sonuncusu 25 yıl önce üretim bandından geçti. İşte tarihte geriye bir bakış:
Sanat objesi olarak Trabi
Çelik halatlara asılı bir trabi. Tıpkı bu fotoğraftaki trabi gibi, araç bir sanat objesi olarak da sansasyonlara yol açtı. Bir performans sanatçısı gri toza bulanmış bir trabiyi ormanda bir ağaca astı.
Pastel renkler
Tarbantların renk yelpazesinin her nedense pastel renkler oluşturuyordu. Eleştirmenler için bu renkler soluk ve muğlaklığın sembolü idi. Sahip olmak için yıllarca bekleyenler içinse rengin hiçbir önemi yoktu. Önemli olan saatte 98km hızla günlük hayattan kaçabilme fırsatını yakalamaktı.
Pembenin gücü
Doğu Almanya döneminde pembe renkli tarabant yoktu. Pembe o dönem kimsenin ilgisini çeken bir renk değildi. Ancak Berlin duvarının yıkılmasının ardından birçok Trabi hayranı, bu nostaljik otomobillere yeni bir görüntü kazandırarak renk cümbüşüne çevirdi.
Tarihi bir Trabi
Bir zamanlar Doğu Almanya’da statü sembolü olan Trabiler bu günün Almanya’sında tarihin bir parçası haline geldi. Fotoğraftaki Trabinin üstündeki Almanya bayrağı, Berlin duvarından koparılmış parçalar, Doğu Almanya plakası BRD ve 09.11.1989’da yıkılan duvarla açılan sınırı temsil eden çizimlerle tarih aracın üzerine kazınmış.
Çevreci Trabi
Fotoğraftaki orijinal bir model değil. Zira motoru günümüzün her türlü emisyon şartlarını karşılıyor. Oysa Doğu Almanya’da kullanılan Trabantlar, katalizörsüz iki zamanla motora sahipti. Yine de çevreci bir otomobildi. Zira otomobil sektörü malzeme bulmakta sıkıntı çektiği için Trabanlat 1957 yılında geri dönüşümlü malzemeden üretilmeye başlandı.
Mütevazı iç donanım
Volvo kullanmayı tercih etse de Doğu Almanya’nın devlet başkanı Erich Honecker’in aracının iç donanımı da yukarıdaki fotoğraftakine benziyordu. Bu mütevazı görüntü şoför aracı kullanırken dikkatinin dağılmasını engelliyordu.
Çiçek saksısı
Trabinin çok işlevi oldu. Bazıları bahçelerde saksı olarak bile kullanıldı. Tabii ki iki Almanya’nın birleşmesinden sonra. Çünkü Doğu Almanya’da bu araçlar o kadar önemliydi ki halk Trabantı olan ve olmayan olarak ikiye ayrılmıştı. 1957 yılında satışa sunulan modeller 4 bin Mark değerindeydi.
Nostaljikler
Almanya dışında da Trabi hayranlarının sayısı çok fazla. Prag’da bir nostaljik Trabiler buluşması yapılıyor. Piyasada kaç tane oldukları bilinmeyen araçlar günümüzde tamamen bakımlı ve cilalı. Almanya’da trafiğe çıkmasına izin verilen Trabilerin değeri 30 ila 50 bin euro arasında.
Sınıf savaşı
Doğunun Mercedes’i ve halk arabası. Solda görünen Wartburg otomobiller Doğu Almanya’da lüks sınıfın araçları olarak kabul ediliyordu. Herkes ona sahip olmak istese de bu şirketin sonunun gelmesini engelleyemedi. Almanya’nın yeniden birleşmesiyle üretim tamamen bitti. 1989 göçüyle Bulgaristan’dan Türkiye’ye gelenler çok sayıda Wartburg otomobili de getirdiler.
İngiliz Trabi-Rişka
Ender görülen bir tasarım: Tekerlekler İngiliz bayrağı kaplı, üzerinde Kule Köprüsü ve bir de Alman bayrağı olan bir Rişka.
Duvar kıran
Berlin’in Friedrichshain semtinde sembolik olarak bırakılan Berlin duvarı parçası, East Side Galeri’deki resimlerden biri de, plakası iki Almanya için de önemli bir tarihe işaret eden 9 Kasım 1989 plakalı Trabi. Bu tarihte binlerce Trabi Batı Almanya’ya geçmişti.
Kasvetli bir tablo
Bakış açısına göre değişiyor: Bu fotoğraf bir Batı Alman için kasvetli bir görüntü olsa da Doğu Almanyalılar için anlamı farklı. Kesin olan şey ise o zaman kimsenin park sorunu yaşamadığı.
kaynak: dw.com.tr