Liam Neeson, ikinci planda kalmak istemediği için hangi rolü reddetti

Rol aldığı film sayısına bakarsak Liam Neeson, Taken’a kadar, yani kariyerinin büyük bölümünde başrol oyuncusu olarak pek de öne çıkan bir isim değildi. Elbette kadrolarda adı çok geçiyordu ama tam manasıyla satışı olan biri oyuncu olarak görüldüğü söylenemezdi. Ne zamanki yapımcılar kapısına aksiyon senaryolarıyla dayandı, bu durum büyük ölçüde değişti. Neeson’ın kendine özgü becerileri bir nevi kendi türüne dönüştü ve boyun kırma ve çek bozdurma günlerim neredeyse bitti demesine rağmen neredeyse 20 yıldır bu becerileri kullanıyor.

Akademi Ödülü adaylığı da olan oyuncu Taken’dan önceki on yılda 13 filmde oynadı ve dördünde başrolde yer aldı. Aslında hiç de fena sayılmaz.

Karşılaştırma yaparsak Taken’dan sonraki on yılda, Neeson cameo’lar ve seslendirmeler hariç 27 filmde rol aldı ve bunların 14’ünde filmin yıldızıydı. İş yükü artmıştı ama bir yandan da başroller akmaya devam ediyordu. Bu da oyuncunun istemediği rolleri reddetmesini kolaylaştırdı. Özellikle yardımcı rolleri dilediği gibi reddedebiliyordu.

Darren Aronofsky’nin Nuh filminde Russell Crowe’un karşısında kötü adam olarak Neeson’ın adı geçti ama ünlü oyuncu artık yıldızı olmadığı roller istemiyordu. Bu nedenle teklifi geri çevirdi.

“On saniyeliğine, Nuh olacaktım” dedi Den of Geek’e. “Ama Russell buna hazır, sanırım. Sonra onun düşmanı olmamı istediler, ama ben ‘Öf’ dedim. Eğer Nuh değilsen, bunun ne anlamı var ki?”

Neeson, Nuh’u çekmek için 2012’nin Temmuz ve Kasım ayları arasında İzlanda’ya taşınmak yerine bildiğimiz vurulu kırdılı Neeson işlerini yapmayı seçti. Aronosfky’nin tartışmalı ‘Good Book’ uyarlamasının sinemalara geldiği yıl, Non-Stop, A Walk Among the Tombstones ve Taken 3‘te tek kullanımlık tetikçileri pataklayan adamdı. Söz konusu filmlerin hepsi 2014’te birkaç ay arayla vizyona girdi.

Neeson, Noah’ı oynayacak kadar heybetli ve görkemliydi ama aynı nitelikler onu Tubal-cain için de uygun bir aday yapardı. Yine de sinemanın en önemli aksiyon yıldızlarından biri o ve bu da karar verme sürecinin kendi elinde olduğunu gösteriyordu.

fotoğraf: : Open Road Films/Sportsphoto/Allstar

What's your reaction?