Haftanın Kitaplığı – 1 Aralık 2024
Okuyacak çok kitap var seçmek zor diyorsanız yeni çıkan kitaplar arasından yaptığımız derlemeye göz atabilirsiniz
Halk Üzerinden Kazanç – Neoliberalizm ve Küresel Düzen
Yazar: Noam Chomsky
Yayınevi: Alfa Yayıncılık
“Önümüzdeki yıllarda muazzam ayaklanmalar yaşanabilir. Böylesi ayaklanmaların sonuçları hakkında ciddi kaygılar olabilir ve bizi demokratik ve insani bir çözüme ulaştıracağını düşünmek için de pek az sebebimiz var. Bu bizlerin, halkın, nasıl organize olacağımıza, nasıl cevap vereceğimize ve nasıl eyleyeceğimize bağlı. Chomsky’nin de dediği gibi, eğer daha iyiye doğru değişim için hiçbir ihtimal yokmuş gibi davranırsanız daha iyiye doğru değişimin imkânsızlığını garantilersiniz. Seçim sizindir, seçim bizimdir.”
–ROBERT W. McCHESNEY
Çağımızın en önemli siyasi aktivistlerinden, dilbilimci ve yazar Noam Chomsky’nin, bugün dünyada demokrasi adına neoliberalizme karşı mücadele veren en önde gelen entelektüel figür olduğunu söyleyebiliriz. 1960’larda, Chomsky, Vietnam Savaşı’nın en dikkat çeken ABD’li eleştirmenlerinden biriydi ve genel olarak, ABD’nin demokrasiyi ihlal edişlerinin, insan haklarını hiçe sayışlarının ve zengin azınlığın çıkarlarını gözetişinin en keskin eleştirilerini üretti. Sonrasında, ABD haber servislerinin nasıl elitlerin çıkarlarına hizmet ettiklerini ve yurttaşların hayatlarını demokratik bir şekilde yaşama kapasitelerini fiilen nasıl zorlaştırdıklarını incelemeye başladı. 1990’larda, Chomsky, anti-emperyalizmden eleştirel medya analizine, demokrasiden emek hareketine çok çeşitli ve bağlantılı konular hakkında yazdı. Çalışmalarında açıkça gösterdiği gibi, aynı anda hem kapitalizmin veya sınıf ayrılığı olan başka herhangi bir toplumun savunuculuğunu yapıp hem de bir katılımcı demokrasi taraftarı olmak imkânsızdır.
“Chomsky küresel bir fenomendir… belki de bugün bu gezegende dış politika alanında en çok okunan Amerikalı yazardır.”
–NEW YORK TIMES
En İçten Dileklerimle
Yazar: Abby Jimenez
Çevirmen: Kübra Tekneci
Yayınevi: Epsilon Yayınevi
Dr. Briana Ortiz’in hayatı tam anlamıyla çıkmaza girmiş durumda. Boşanmak üzerinde olduğu yetmezmiş gibi kardeşi böbrek nakli için zamanla yarışıyor ve o çok istediği terfiye gelecek olursak… Eh, o da muhtemelen Briana’nın “baş belası” listesinde çoktan üst sıralara yerleşen yeni erkek doktora gidecek gibi görünüyor. Tam her şeyden nefret etmeye yemin etmişken Dr. Jacob Maddox tüm oyunu tersine çeviriyor… Hem de Briana’ya bir mektup göndererek.
Üstelik bu, gerçekten de harika bir mektup. Onun aslında şeytan olmadığını kanıtlayan türden. Dahası ilk izlenimlerde berbat bir iş çıkaran Jacob, son derece esprili ve beklenmedik bir şekilde sempatik biri olabilir. Ama Jacob, Briana’ya verilebilecek en büyük hediyeyi –erkek kardeşi için bir böbrek– vermeye karar verdiğinde, Briana bu sessiz ve çekici yeni doktora nasıl karşı koyabileceğini merak etmeye başlar. Özellikle de Jacob, reddedemeyeceği bir iyilik istediğinde…
Akata Kadın – Nsibidi Yazıtları 3. Kitap
Yazar: Nnedi Okorafor
Yayınevi: İthaki Yayınları
“Mitolojik harikalarla dolup taşıyor.” —Rick Riordan
BÜYÜ, CESARET VE KADER… SUNNY ARTIK BİR GENÇ KADIN, ANCAK SAVAŞ HENÜZ BİTMEDİ.
Sunny Nwazue, Leopar Kişileri dünyasındaki eğitimini tamamlamış, büyücülükte ve savaşçılıkta daha da güçlenmişti. Ancak bu güç, daha büyük sorumlulukları da beraberinde getirmişti. Geçmişteki zaferleri, karşısına çıkan yeni ve daha karanlık tehditlerle yüzleşmesi gerektiği gerçeğini değiştirmiyordu.
Bu kez, Sunny’nin yolculuğu yalnızca kendi dünyasıyla sınırlı değildi. Onu doğaüstü bir boyuta, Leopar Kişileri tarihinin derinliklerine ve kendi ruhunun en karanlık köşelerine götürecek bir görevle karşı karşıyaydı. Eski dostları Orlu, Chichi ve Sasha yanında olsa da, bu yolculukta nihai kararları yalnızca Sunny verecekti.
Kadim bir gücün kilidini açmak için gereken anahtarın yalnızca Sunny’nin ellerinde olduğu anlaşılacaktı. Ancak bu gücü kontrol etmek dünyayı kurtarmak ya da her şeyi yok etmek demekti. Sunny’nin bu kez sınavı yalnızca yetenekleriyle değil, kalbinin derinliklerindeki cesaretle de ilgili olacaktı.
Derimizin Olağanüstü Yaşamı-Dış Yüzeyimize Yakından Bir Bakış
Yazar: Monty Lyman
Yayınevi: Metis Yayınları
En sıradışı organımızı baştan aşağı inceleyen bu çalışma, deriye yazılmış bir aşk mektubu. Kitapta deriyi bir prizma olarak kullanarak farklı zaman ve mekânlara bir bakış atacağız; antik tarihten bilimin geleceğine, Papua Yeni Gine’de timsaha tapan insanların zarif dövmelerinden Miami Plajı’ndaki güneşperestlerin derilerindeki değişimlere uzanacağız.
Önce deriyi fiziksel açıdan katman katman inceleyeceğiz. Ardından beslenmemizin cildimizi etkileyip etkilemediği, cildimizi nelerin yaşlandırdığı ve güneş ışığının ne kadarının fazla olduğu gibi soruları, gerçek ile efsaneyi birbirinden ayırarak ele alacağız. Bu sorulardan yola çıkarak, dokunma kaynaklı acı ve keyiften, stresin cilt üzerindeki etkilerine kadar, deriyle zihni birbirine bağlayan merak uyandırıcı konuları inceleyeceğiz.
Deri ile zihin yakın arkadaştır ve başka hiçbir organ psikolojik açıdan bu denli önem taşımaz. Derimizin başkaları tarafından nasıl algılandığı –veya buna ilişkin kendi fikrimiz– zihinsel sağlığımızı etkileyebilir. Dış yüzeyimize yaptığımız yolculuğun son kısmında, deriyi toplumsal bağlamda ele alacağız. Deri bizi birleştirir: İnsan, başkalarıyla iletişim kurmak için deriyi kalıcı olarak işaretleyen ve dövme yapan tek canlıdır. Öte yandan, deri bizi ayırır: Deri rengi ve “kirletici” cilt hastalıkları toplumları bölerek, insanlık tarihinin gidişatını değiştirmiştir. Sonuç olarak, insan derisi fiziksel varlığının çok ötesindeki etkileriyle felsefe, din ve dil üzerinde iz bırakmıştır.
Zaman ve Mekan-Psikanalitik Bakışlar 16
Yazar: Kolektif
Yayınevi: Minotor Kitap
Çağlar boyunca insan, hayatını sürdürdüğü mekânlara ait, hem kendisiyle ilgili hem kendisi dışındaki olaylar karşısında hissettiği acziyetin üstesinden, dehşetini meraka dönüştürme kabiliyetiyle gelmeye çalışmıştır. O âna kadar kendisinde çaresizlik uyandıran bilinmezlikle tefekkürle ilişki kurmanın bir yolunu bulmaya, varoluşunu sürdürmeye uğraşmıştır. Doğanın, kendisine ve yaşam alanlarına hükmeden koşullarının gizemini çözme ihtiyacıyla içinde zamanı kurmuş, yaşadığı mekânla ilişkisine yeni bir boyut olarak zamanı katmıştır.
16. Psikanalitik Bakışlar Sempozyumu’na ait konuşmaların derlendiği bu kitap, okuyucuyla birlikte, “zaman” ve “mekân” kavramlarının insan ruhsallığındaki izlerini sürme imkânını sunan bir zemin olma umudunu taşıyor.
“Dünyayı üç boyutlu bir şekilde ve nedensel ilişkilerin tespit edildiği doğrusal bir zaman çerçevesi içerisinde görürüz. Bion’a göre bir psikanalist için ne duyusal bir yaklaşım ne de nedensel bağlantılar aramak uygundur… Dünya aslında renksiz, kokusuz ve tatsızdır; onu biz inşa ederiz… Her şey sonsuzdur, boşluktur, bilinmezdir, birbiriyle bağlantılı ve görecelidir, kendi başına var olmaz. Zihnimiz bu bilinmeyenle başa çıkmaya yarayan bir arayüz gibidir.”
—Rudi Vermote
“Analist, zorlu çalışmasında eş zamanlılık ile art zamanlılık arasında olduğu kadar içsel ve dışsal gerçeklik arasında da gidip gelir, bu değişimlerle ilgili belirli bir anlayışa ulaşma süreci de uzun
ve karmaşık olabilir. …. Kesintiye uğrayan bir tedavi hastadan ve analistinden habersiz yeraltında devam eden bir tedavi de olabilir; sonraki temaslar da hayal edebileceğimizden daha derin ve daha karmaşık bir anlam taşıyabilir.”
—Stefano Bolognini
KATKIDA BULUNANLAR
Burçak Erdal Yeşim Korkut Rosine Jozef Perelberg Bella Habip Gülgün Alptekin Alp Kamazoğlu Güven Güzeldere Refhan Balkan Öztürk Stefano Bolognini Özay Özdemir Derya Kulu Rudi Vermote Yeşim Can Özlem Yıldız Yücel Yılmaz Çağla Pınar Sevinç Yalçın Zeynep Baran Tatar Jülide Kenar
Karanlıkla Nasıl Arkadaş Olunur?
Yazar: Kathleen Glasgow
Yayınevi: Yabancı
TIger TollIver, annesiyle küçük ama huzurlu bir yaşam sürüyordu. O ve annesi her zaman iyi bir ekip olmuştu; annesi onun koruyucu meleği, rehberi ve tek ailesiydi. Ancak Tiger birdenbire bu mükemmel düzenin gerçekte o kadar kusursuz olup olmadığını sorgulamaya başladı. Tiger, annesinin her şeyi kontrol etme ihtiyacı duyduğunu fark etmişti: radyoda çalan şarkıları, okul danslarına gidip gitmeyeceğini, hiç tanışmadığı babası hakkındaki gerçeği… Tiger, asla kendi başına karar alamıyordu.
Gerçi bu, Tiger`ın hayatını zorlaştıran şeyler listesinde milyonuncu sırada bile olamazdı. Mesela Lupe Hidalgo, okul hayatının cehenneme dönmesi için elinden geleni yapıyor gibi görünüyordu. Broken Cradle ile grup provası yapmak da bu listedeydi. En kötüsü ise hayallerinin prensi Kai`in tüm yazı Almanya’da geçirecek olmasıydı.
Ama bir gün, Tiger’ın dünyası bir anda altüst oldu. Annesinin ani ölümüyle Tiger, karanlığın içinde buldu kendini. Artık önünde tek bir yol vardı: Karanlığı kucaklamak ve onunla nasıl arkadaş olacağını öğrenmek…
“Nadir ve güçlü bir roman olan Karanlıkla Nasıl Arkadaş Olunur, kederin ve iyileşmenin özüne dürüstçe, empati kurarak ve zarafetle iniyor.”
—Karen M. McManus
“Cesurca, korkusuzca işlenmiş bir kayıp ve aşk hikâyesi. Glasgow’un dili, kendine has güzelliği ve zarafetiyle sayfalara hükmediyor.”
—Courtney Summers
“Öylesine güzel ve çarpıcı ki…”
—HelloGiggles
“Nefes kesici ve yürek parçalayıcı, tüm kalbimle sevdim.”
—Jennifer Niven
“Güçlü ve metanetli kadınlar için hiçbir depresyonun ya da yalnızlığın aşılamaz olmadığına dair güçlü bir hatırlatma.”
—Forbes
“Dürüst ve son derece can yakıcı bir okuma.”
—BookPage
“Dikkat çekici… Tiger’ın kendine özgü, akıldan çıkmayan sesini unutmak zor olacak.”
—Booklist
“İçgüdüsel, travmatik ve acı dolu… Bir trajedinin geride bıraktıklarıyla bir dakika daha yaşamanın cesur, yalın bir anlatımı.”
—Kirkus Reviews