James Webb Uzay Teleskobu, Halka Bulutsusu'nun Çok Etkileyici Yeni Görüntülerini Yakaladı

tarafından Rotka

389

James Webb Uzay Teleskobu, Halka Bulutsusu’nun Çok Etkileyici Yeni Görüntülerini Yakaladı

James Webb Uzay Teleskobu bu sefer de çörek şeklindeki Halka Bulutsusu’nun inanılmaz bir görüntüsünü yakaladı. Teleskop, Aralık 2021’de uzaya fırlatıldığından beri bizlere çok çarpıcı görüntüler gönderdi. Bunlar arasında Yaratılış Sütunları, Tarantula Bulutsusu ve hatta süpernovaların doğuşları dahil olmak üzere daha önce hiç görülmemiş göksel yerler var. Bu inanılmaz manzaralar gibi, Halka Bulutsusu’nun renkli ve ayrıntılı görüntüsü de gökbilimcilere yıldızların ölümleri hakkında bilgi verebilecek.

Aslında teleskop bulutsunun yeni görüntüsünün iki versiyonunu döndürdü. Biri NIRCam (Yakın Kızılötesi Kamera) ile diğeri MIRI (Orta Kızılötesi Enstrüman) ile çekilen fotoğraflarda, iç halkanın neredeyse bulutlara benzeyen kıvrımlı filaman yapısı ortaya çıkıyor. Halkanın içindeki yirmi bin yoğun kürecik, moleküler hidrojeni barındırıyor. Halkanın kendisi on ya da daha fazla yaydan oluşıyor. Ayrıca ince bir polisiklik aromatik hidrokarbonlar (PAH’lar) halkası da var ve halkanın içi sıcak gaz dolu. Bulutsunun kendisi esasen kırmızı devden beyaz cüceye doğru ilerleyen ölmekte olan bir yıldız.

Cardiff Üniversitesi’nden Roger Wesson, NASA’ya yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Gezegenimsi bulutsuların bir zamanlar merkezinde ölmekte olan tek bir yıldız bulunan basit, yuvarlak nesneler olduğu düşünülüyordu. Küçük teleskoplarla bakıldığında bulanık, gezegen benzeri görünümlerinden dolayı isimlendirildiler. Yalnızca birkaç bin yıl önce bu yıldız hâlâ kütlesinin çoğunu kaybeden bir kırmızı devdi. Son bir veda olarak, sıcak çekirdek artık dışarı atılan bu gazı iyonlaştırıyor ya da ısıtıyor ve nebula renkli bir ışık emisyonuyla tepki veriyor. Ancak modern gözlemler çoğu gezegenimsi bulutsunun nefes kesici bir karmaşıklık sergilediğini gösteriyor. Bu da şu soruyu akla getiriyor: Küre şeklindeki bir yıldız nasıl bu kadar karmaşık ve hassas küresel olmayan yapılar yaratıyor?”