Dünyanın en tuhaf 6 bitkisi
Sivri, fare yiyen bir çiçekten dokunulduğunda itiraz eden çok yıllık bir bitkiye kadar bitki krallığının bazı olağanüstü üyeleri dünyadaki en eşsiz türleri hakkında bilgileri aşağıda görebilirsiniz.
Lithops: “Bana aldırma, ben sadece bir taşım” bitkisi
Güney Afrika’daki çöl alanlarında yetişen bu akıllı sukulentler, susamış otçullar tarafından yutulmaktan kurtulmak için taşları taklit ederek yaşama adapte olmuşlar. Kamuflaj sanatında o kadar etkilidirler ki uzmanlar bile bazen onları fark etmekte zorlanırlar. Çoğu litop, sonbaharda ve kışın başlarında neşeli, papatyaya benzer çiçekler açar.
Hassas bitki: En ufak bir dokunuşa tepki verir
Kevin Schafer / Getty Images
Narin bir yapıya sahip olan ve herkesin küstüm otu olarankbildiği Mimosa pudica yaprakları en hafif dokunuşta bile zarif bir dansla içe doğru katlanır ve ardında solgun bir yığına dönüşür; bu bitki dünyasının ölü taklidi yapma eyleminin bir versiyonudur. Yaklaşık 10 dakika sonra yapraklar tekrar canlanır, ancak tekrar dokunulduğunda hemen katlanır.Sadece birkaç bitki türü bu “sismonastik hareketleri” sergiler.
Rafflesia arnoldii: Dünyanın en büyük kokulu çiçeği
15 kiloluk çiçek öyle beklediğiniz gibi güzel bir koku yaymıyor. Onun işi çürüyen etin aromasını yaymak. Bu devasa parazit bitkinin yaprakları, kökleri ve sapı yoktur. Su ve besin elde etmek için kendisini konakçı bir bitkiye bağlar ve sonra onu, böcekleri çekmeye yarayan kokusuyla bombardımana tutar.
Welwitschia mirabilis: Tepeler kadar eski
Welwitschia mirabilis, adını Latince muhteşem anlamına gelen kelimeden alır ve Namibya çölündeki muhteşem bitki adına yaraşır bir görüntüye sahiptir. Ona güzel denemez ama dev gibi iki yaprağı olmasıyla dikkat çekicidir. Yaprakların yetiştiği ufacık bir gövdesi vardır. Yırtılır, yıpranır, büyük bir yığın haline gelir, yaşlanırlar ama büyümeye devam ederler. İşte muhteşem Welwitschia’nın gerçekten öne çıktığı özelliği budur: Ortalama 600 yıl kadar büyümeye devam ederler. 2000 yaşında olanlarının olduğu söylenir. Öldürücü asteroit 65 milyon yıl önce gezegenimize çarptığında da Welwitschia bitkileri vardı. Buzullar dünyayı kapladığında da sonrasında da yaşadılar, yangınlardan, haşerelerden sağ kurtuldular, yeni böceklerin, virüslerin, parazitlerin, insanların, yolların, yerel savaşların sonsuz geçit törenine tanık oldular ve her nasılsa bugün bile Namibya çölünde bunlardan binlercesi var.
Dev sürahi bitkisi: Fahişelerden hoşlanır
Dünyanın en büyük etobur bitkisi olduğuna inanılan Nepenthes attenboroughii, hayvanlarla beslenir. Adını doğa bilimci Sir David Attenborough’dan alan bitkinin keşfi, sürahisinin boyutu nedeniyle şaşırtıcıydı. Sürahi neredeyse bir ayak çapında ve geniş bir fincan şeklinde kapana dönüşen bir filizden oluşuyor.
Bitkiyi Orta Filipinler’de keşfeden ekipte yer alan botanikçi Stewart McPherson, CNN’e şunları söyledi: “Sürahinin ağzının çevresinde, böcekleri ve küçük hayvanları çeken nektar salgıları var. Kenarında çok sayıda mumsu aşağı bakan çıkıntılar var; avın doğrudan sürahiye düşmesine yardımcı oluyorlar. Sürahilerin yarısı, avı parçalamayı sağlayan asitler ve enzimlerden oluşan bir sıvıyla dolu. Bu bitkiler böcekleri yakalamak için evrimleşti. Ancak nadir durumlarda fareleri de yakalıyorlar.”
Eriha’nın sahte gülü: Diriltici
Spikemoss ailesinden bir çöl bitkisi olan Selaginella lepidophylla tamamen susuz kaldığında bile küçük bir top şeklinde kıvrılarak hayatta kalabilir. Dış gövdeleri dairesel halkalar halinde bükülürken iç gövdeleri spiral şeklinde kıvrılarak, gerektiğinde kendisini yaşadığı Chihuahuan Çölü’nün sıcak ve kurak ikliminden korur. Nem verildiğinde S. lepidophylla açılır ve normal hayatına devam eder. Bu güçlü spikemos’un diğer isimleri arasında diriliş bitkisi, diriliş yosunu, dinozor bitkisi, siempre viva ve taş çiçek yer alır.