Kayıp Hippilerin İzinde: Afganistan’a Yolculuk
Soğuklar başlamadan önce, sadece 45 dolar –belki ekstralar için biraz daha– gibi bir parayla, Londra’dan Delhi’ye giden bir otobüs yakalayabilirsin ve Türkiye’den Hint Yarımadası’nın içine manzaralı bir yoldan gidebilirsin.
Lübnan, Kaşmir, İran ve Afganistan’da otellerde, yol boyu uzanan lokanta ve kafelerde, esrar içmeyen Batılılara neredeyse yemek servisi bile yapılmıyordu.
Onlar gezgin olarak bilinen; 50’lerin sonundan 70’lere kadar, diğer gezgin ve hippilerle iletişim içinde, tren, otobüs ve otostop gibi ulaşım yöntemleri kullanarak mümkün olduğunca ucuz seyahat eden alternatif turizm arayışından daha çok genç Avrupalı, Kuzey Amerikalı ve Avustralyalılar.
Daha çok batıya asla geri dönmeyecek VW vanlar ve motosikletler olmak üzere haşat olmuş ikinci el araçlarda yabancı manzaraları izleyerek ilerlemeyi tercih eden gezginler tarafından yollar paylaşıldı.
Aşağıdaki fotoğraf: Sandy ve Iris, BMW motosiklet ve sepet kombinasyonunda Hindistan’a seyahat eden bir çift.
Avustralyalı Bruce Thomas ve Stuart Harper yolculuk için 175 dolara 1961 Fiat 600 Multipla satın aldı. Fotoğraf 1969 yılında Rameswaram’dan.
60’ların sonlarında, çok daha fazla öğrenci bir kaçış ve hippiler de aydınlanma arayışındaydı. Mistik Doğu’ya ömür boyu seyahat için plak koleksiyonlarını satarak para biriktirmeye başladılar. The Beatles 1968 yılında, internet ya da Lonely Planet kılavuzları, ucuz bilet ve tur operatörleri olmaksızın yeraltı basını ve müzik dergilerindeki ateşli reklamlarla Hindistan’ı ziyaret etmişti.
Elvora mağaralarından onlarla bir araya gelen Fiat gezginleri, Sandy ve Iris ile yolculuk etmeye kadar verdiler. Fotoğraf Rajasthan, Hindistan’dan. (Bruce Thomas)
Jerash yalınları, Ürdün, 1966, Doğu Akdeniz gezginleri
Sri Lanka’da 1969 yılında, Palk Strait boğazından Hindistan’a gidecek küçük feribota araba yükleniyor. Bruce Thomas
Hippi kızlar Kathmandu, 1969, fotoğraf, Bruce Thomas
Gezginler lüks konaklama aramazdı; zengin ya da değil, amaç, yerel ve doğal olana gitmekti. Hippilerin izindeki gezginler giyside genellikle yerel tarzları benimsedi ve dünyanın geri kalanında geleneksel turistlerden daha fazla yerlilerle etkileşime zaman ayırdılar. Ama elbette, onların orada olmak için başka özel sebepleri de vardı: Esrar.
Türkiye’de sona eren Avrupa demiryolu güzergâhları hippi izinin esas başladığı yerdir. Gezginler İstanbul’dan ucuz yerel ulaşım bulabiliyor ya da minibüslerle seyahat eden diğer batılı yolcularla karşılaşıyor ve onlarla konuşup otostop yaparak yollarına devam edebiliyorlardı. İstanbul’da genellikle kötü şöhretli hippi noktalarına gidilirdi, ucuz ama harika pudingler sunan Lale Lokantası’nın takma adı The Pudding Shop’tı. Şehirde, Asya ulaşımı konusunda turistik bilgiler alabileceğiniz yegâne yer orasıydı.
Sahipleri, 60’lar ve 70’lerde birçok gezgin tarafından, arkadaşlarıyla ve tanışıp âşık oldukları diğer gezginlere mektup yazarak iletişim kursun diye bir bülten tahtası koydu. Lokanta bugün hala ayakta ve mesajlardan bazıları geçmişe bağlılığı göstermesi amacıyla hala mekânda asılı duruyor. Ancak, pek tabii lokanta kırk yıl önce hippiler dönemindeki o özgün karakterini çoktan kaybetti.
Lübnan, çok uzun süre Ortadoğu’da hippilerin esrar bulabileceği belli başlı rotalardan biriydi. Sonraki durak ise hippi yolunun nihai hedefi İran oluyordu. İran yabancıların çok iyi karşılandığı bir yerdi. Gezginler aradıkları keyfi orada da kolaylıkla buluyordu Kaşmir, Pakistan ve Kuzey Hindistan hevesli içicilerin diğer uğrak noktasıydı.
Gezgin yolcular Bandamir, Afganistan’da konaklarken, 1968 Curt Gibbs
Katmandu’da batılı bir tur operatörü işlemeli gömleğinin arkasında şirket tanıtımı yapar. Rocket Jon
Yerli bir kadın kuruttuğu balıklara bakmak için dururken bir hippi kadını Calangute plajında ilerliyor. , 1972 Bo Kage Carlson
Suriye- Lübnan sınırı, 1966 Doğu Akdeniz Gezginleri
Hippi kadın benzer kıyafetteki yerli balıkçıyla sohbet ediyor. Bo Kage Carlson
İzole bir dünyanın keyfini sürmek için Afganistan’a uğramak kaçınılmazdı Rob Smiff
Bazı gezginlerin 6 dolara Şam’dan Yeni Delhi’ye seyahat ettiği ve doğu seyahatinde ayı geçirebildikleri rivayet edilirken, diğerlerinin ise sonunda parası tükendi, bazen bir belaya bulaştılar ve kendilerini hapiste buldular ya da daha da kötüsü aileleri tarafından uçakla eve götürüldüler. Kararlı birkaç tanesi ise aynı hayatı sürdürmenin bir yolunu buldu ve bunların çoğunluğu bu gün hala Hindistan’da yaşıyor.
Tahran’dan Türkiye’ye otostop, Dimayon
Ama 70lerin sonunda gezginler için yolun sonuna gelindi. 1979 yılında sovyetler Birliği, Afganistan’ı işgal etti, silahlı çatışmalar ülkeyi alt üst etti, komşu İran’da şahlık rejimi devrildi, 52 Amerikalı başkent Tahran’da rehin alındı.
Bugün, Afganistan ve Tahran gibi yerlerde bir Batılı için böyle bir karşılama hayal etmek bile mümkün değil. Gezgin hippilerin izi uzun süre önce kayboldu ama umut hala devam ediyor.