Stephen King tüm zamanların en çok okunan ve en çok uyarlanan yazarlarından biri. King, On Writing adlı kitabında yazma (ve yaşam) sanatı üzerine düşüncelerini aktarır. Kitapta bir yazar olmak için gereken araçlar ve zihniyet hakkında çok şey anlatır. Her zaman kendi kurallarına uymadığını kabul eden King bu kurallara uymaya çalışmanın hevesli bir yazar için iyi bir başlangıç noktası olduğunu söyler. İşte Stephen King’den yazarlar için en önemli 20 kural:
*Önce kendiniz için yazın, sonra okuyucuyu düşünün. Bir hikaye yazdığınızda, hikayeyi kendinize anlatırsınız. Yeniden yazarken esas işiniz hikaye ait olmayan her şeyi çıkarmaktır.
*Edilgen yapı kullanmayın. Utangaç yazarlar, utangaç âşıkların edilgen partnerleri sevmesiyle aynı sebepten ötürü edilgen fiilleri severler. Edilgen yapı güvenlidir.
*Zarflardan kaçının. Zarf sizin dostunuz değildir. Bilhassa “o dedi” “bu dedi” gibi yapılardan sonra.
*Dil bilgisi konusunda mükemmel olacağım diye takıntılı yapmayın. Kurgunun amacı dilbilgisi kurallarını kusursuz şekilde uygulamak değil, okuyucuyu bağrına basmak ve ardından bir hikaye anlatmaktır.
*Sihir içinizde. Kötü yazılmış şeylerin kökeninde korkunun yattığına ikna oldum.
*Okuyun, okuyun, okuyun. Okumaya zamanınız yoksa yazmak için zamanınız (veya araçlarınız) da yoktur.
*Başkalarını mutlu etme konusunda endişelenmeyin. Mümkün olduğunca doğru şekilde yazmayı düşünüyorsanız, kibar bir toplumun üyesi olarak günleriniz zaten sayılı demektir.
*Televizyonu kapatın. Spor yaparken ya da başka bir yerde televizyon izlemek gerçekten de hevesli bir yazarın ihtiyaç duyduğu son şeydir.
*Üç ayınız var. Bir kitabın ilk taslağı ne kadar uzun olursa olsun üç aydan yani bir mevsimden uzun sürmemelidir.
*Başarının iki sırrı vardır. Fiziksel olarak sağlıklı kaldım ve evliliğimi sürdürdüm.
*Bir seferde bir kelime yazın. İster tek sayfalık bir kısa öykü ister Yüzüklerin Efendisi gibi destansı bir üçleme olsun, iş her zaman kelime kelime ilerler.
*Dikkat dağıtan şeyleri ortadan kaldırın. Yazma odanızda telefon olmamalı, kesinlikle uğraşabileceğiniz televizyon veya video oyunları olmamalı.
*Tarzınıza sadık kalın. O yazarın yaptığı şey ne kadar basit görünürse görünsün başka bir yazarın belirli bir türe yaklaşımını taklit edemezsiniz,
*Kazın. Hikayeler, keşfedilmemiş ve önceden var olan bir dünyanın kalıntılarıdır. Yazarın işi alet çantasındaki araçları kullanarak her bir kalıntıyı mümkün olduğunca sağlam bir şekilde çıkarmaktır.
*Bir mola verin. Altı haftalık bir aradan sonra kitabınızı tekrar okumanın garip, çoğu zaman heyecan verici bir deneyim olduğunu göreceksiniz.
*Sıkıcı kısımları çıkarın ve sevdiklerinizi öldürün. (Sevdiklerinizi öldürün, sevdiklerinizi öldürün, bencil küçük yazarınızın kalbini kırsa bile sevdiklerinizi öldürün.)
*Araştırma hikayeyi gölgelememelidir. O arka plan kelimesini unutmayın. Araştırmanın ait olduğu yer orasıdır: mümkün olduğunca arka planda ve geçmiş hikayede.
*Sadece okuyarak ve yazarak yazar olursunuz. Çok okuyarak ve çok yazarak en iyi şekilde öğrenirsiniz ve en değerli dersler kendinize öğrettiklerinizdir.
*Yazmak mutlu olmakla ilgilidir. Yazmak, para kazanmak, ünlü olmak, buluşmalar ayarlamak, sevişmek veya arkadaş edinmekle ilgili değildir. Yazmak diğer yaratıcı sanatlar kadar, ab-ı hayat kadar büyülüdür. Su ücretsizdir. O yüzden için.